Çağlar Cilara

Çağlar Cilara

Silah bırakmaktan başka seçenekleri kalmadı

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin "Öcalan çağrısı" ile başlayan projenin ne olduğunu hala anlamayanlar var.

Tane tane anlatmak gerekiyor.

Bu süreç, PKK'ya silah bıraktırma projesi.

Hedef, PKK'nın silahsızlandırılması.

Bunun karşılığında devletin ne terör örgütüne ne de uzantılara verdiği bir söz ve vaat yok.

Yani bu bir "çözüm süreci" değil.

Zaten Suriye'de köşeye sıkışan, Türkiye'de ise bitme noktasına gelen terör örgütü PKK'nın da silah bırakmaktan başka seçeneği kalmadı.

Bahçeli yeni yıl mesajında sürecin içeriğini özetlemiş; "Ya silahlar gömülecek ya da silah tutanlar" demişti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da YPG'nin kendini feshetmemesi durumunda askeri operasyonun yapılacağını söylemişti.

Milli Savunma Bakanlığı ise Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'de silah bırakılmaması durumunda sınır ötesi operasyonları sürdürme kararlılığında olduğunu duyurmuştu.

Yani bu açıklamalardan da anlaşıldığı üzere, ortada bir pazarlık yok, önce silahlar gömülecek, PKK kendini lağvedecek, terör ve şiddetin bir yöntem olmadığını kabul edecek...

Diyelim ki Öcalan'dan beklenen silahsızlanma çağrısı geldi ve terör örgütü bu talimatı dikkate almadı...

Bu durumda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın birkaç gün önce verdiği mesajı hatırlatmakta fayda var:

"Gerektiğinde devletimizin kadife eldiven içindeki demir yumruğunu devreye almaktan çekinmeyeceğiz"

Hem Bahçeli hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın burada paylaştığım açıklamalarını alt alta koyunca sürecin ne olduğu, neyi amaçladığı çok net anlaşılıyor.

Özetle; bu süreç devletin terör örgütü ve uzantılarına son uyarısıdır, son çağrıdır; "Silahları bırakın, sonra ne mesele varsa oturup siyaset zemininde konuşalım..."

Bu arada DEM Parti ve muhalefet aktörlerinin demokrasi ile ilgili bazı talepleri var. Ancak bu talepler bir dayatma veya terörün bitirilmesine karşı bir şart olarak konuşulmuyor.

DEM Parti'nin İmralı heyeti de zaten pazarlık olmadığını özellikle vurguluyor.

Ahmet Türk, gazeteci İsmail Saymaz'a yaptığı açıklamada "Kimseyle pazarlığımız yok. Bizim pazarlığımız, bu ülkede demokrasinin kalıcı hale gelmesidir" demişti.

Evet DEM Partililer "demokratik bir anayasa" konusunu gündeme getiriyor.

Ancak bütün bunlar silahlar bırakıldıktan sonra konuşulacak meseleler.

Önce terör sona erecek sonra yeni anayasa meselesinde herkes eteğindeki taşları dökecek ve Türkiye, büyük bir uzlaşıyla yeni bir anayasaya kavuşacak.

"Terörsüz Türkiye" süreci böyle ilerleyecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Çağlar Cilara Arşivi

Suriye'de intikamsız zafer

19 Aralık 2024 Perşembe 11:57

İmamoğlu CHP'deki gerçeği görüyor

01 Ocak 1970 Perşembe 02:00