İstanbul'da bebekleri anlaşmalı özel hastanelerde yoğun bakıma yatırarak haksız kazanç sağlayan ve ihmal davranışlarıyla bebeklerin ölümüne neden olan 'yenidoğan çetesi' davasında ara karar açıklandı. Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 6. duruşması, İstanbul Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Davada 22'si tutuklu, 47 sanık yargılanıyor.
DURUŞMA 26 KASIM'A ERTELENDİ
Tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilirken duruşma 26 Kasım saat 11.00’a ertelendi.
"TEPKİLER ARTINCA AVUKATLARIM AYRILDILAR"
Bugün savunması alınan çete lideri Fırat Sarı, "Söküle söküle ben hiç kaldım kamuoyu önünde. Avukatlarıma dedim; ben strateji istemiyorum her şeyi anlatmak istiyorum. Sayın başkan yaklaşık 2 ay önce savcı tehdit olayından sonra kamuoyunda yoğun tepkiler artınca avukatlarım ayrıldılar. Bir süre önce memleketimden 2 avukat geldi onlar katılmak istedi ama hazır olmadıklarını söylediler" ifadelerini kullandı.
"BU SİSTEM ZATEN VARDI"
Fırat Sarı, "Ben özel hastanelerden yanayım. Bu yerler insan sağlığını önemsiyor ama aynı zamanda para kazanmak istiyorlar. Doğru yönetilmeleri de çok önemli çünkü küçük bir olay bile korkunç boyutlara ulaşabiliyor. İstanbul’da her taraf işletme. Benden önce de birçok kişi bu işi yapıyordu. Sözleşme ise 'hizmet işbirliği sözleşmesi' olarak adlandırılıyor. Bu sözleşmeyle her şey hastaneye aitti; doktor, hemşire vs., tamamen hastanenin kendi kurumsal sistemi aynen çalışıyordu. Bu sistemi ben keşfetmedim, bu sistem zaten vardı" diye konuştu.
ÇAPRAZ SORGUDA İTİRAF ETTİ
Çete lideri Sarı'nın ilk itirafı ise duruşmadaki çapraz sorguda geldi. Mahkeme başkanı ilk olarak, “Gıyasettin Mert Özdemir’i tanıyor musun?” diye sordu. Sarı ise, “Evet sevk işleri ile ilgili bize liste getirirdi. Bebek başına 750 lira ya da bin lira ödeme yapardım” dedi. Sarı, “Hastanelerdeki anlaşmaları kimlerle yaptınız?” sorusuna ise, “Hastane yöneticileri ile yapıyorduk” dedi. Mahkeme başkanının, “Bir tapenizde, ‘Dursun abinin diplomasını kullanıyoruz ama o olmayacak diyorsunuz ne demek bu?” diye sordu. Sarı ise gülerek, “Şaka amaçlı bir konuşma kimsenin diplomasını kullanmadık vallahi nasıl olur bu” dedi.