IHLAMUR KASRI GİRİŞ ÜCRETİ 2025 || Ihlamur Kasrı nerede, nasıl gidilir? Ihlamur Kasrı’nın tarihi ve özellikleri
Ihlamur Kasrı, İstanbul’u ziyaret edenlerin en sık uğradığı yapılardan biri olmaya devam ediyor. Bununla birlikte her yıl milyonlarca İstanbullu da bu tarihi yapıyı ziyaret ederken Milli Saraylar’a bağlı kasrın giriş ücreti de her yıl değişiklik gösteriyor. Ziyaretçiler Ihlamur Kasrı’na giriş için ayrı kasrın bahçesine giriş için ayrı ücret ödüyor. İşte 2025 Ihlamur Kasrı giriş ücreti ve diğer merak edilen konular…
IHLAMUR KASRI GİRİŞ ÜCRETİ 2025
- Yerli Ziyaretçi Bilet Fiyatı: 75 TL
- Yabancı Ziyaretçi Bilet Fiyatı: 200 TL
- İndirimli Bilet Fiyatı: 40 TL
- Bahçe Bilet Fiyatı: 40 TL
ZİYARET BİLGİLERİ
- Kapalı Günler: Pazartesi
- Gişe Açılış Saati: 09:00:00
- Gişe Kapanış Saati: 17:00:00
RESMİ TATİL VE DİNİ BAYRAMLARDA ZİYARETE AÇIK VE KAPALI OLUNAN GÜNLER
- Yılbaşı: Ziyarete Kapalı
- 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı: Ziyarete Açık
- 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü: Ziyarete Açık
- Ramazan Bayramı 1. Günü: Ziyarete Kapalı
- Ramazan Bayramı 2. Günü: Ziyarete Açık
- Ramazan Bayramı 3. Günü: Ziyarete Açık
- 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı: Ziyarete Açık
- 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü: Ziyarete Açık
- Kurban Bayramı 1. Günü: Ziyarete Kapalı
- Kurban Bayramı 2. Günü: Ziyarete Açık
- Kurban Bayramı 3. Günü: Ziyarete Açık
- Kurban Bayramı 4. Günü: Ziyarete Açık
- 30 Ağustos Zafer Bayramı: Ziyarete Açık
- 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı: Ziyarete Açık
IHLAMUR KASRI NEREDE, NASIL GİDİLİR?
Ihlamur Kasrı İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde bulunmaktadır. İETT otobüsleri ile 26B Gayrettepe- Eminönü, 26A Fulya Mahallesi- Eminönü, 26 Dikilitaş- Eminönü ve 43- Taksim- Dikilitaş araçlarına binilerek Şair Nedim Durağı'na ulaşılabilir. Metro kullanacak olan kişiler M2 Şişhane- Darüşşafaka, 46Ç Çağlayan- Eminönü, 46ÇY Çağlayan- Yenikapı ve DT2 Ortaköy- Dereboyu- Taksim metro hatları ile Ihlamur Kasrı'na gidilebilir.
IHLAMUR KASRI’NIN TARİHİ VE ÖZELLİKLERİ
Beşiktaş, Yıldız ve Nişantaşı yamaçları arasında kalan Ihlamur Vadisi, tarihî kaynaklardan anlaşıldığına göre 18. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar içinden Fulya deresinin aktığı, ıhlamur ve çınar ağaçlarının gölgelediği, yeşillikler içinde bir mesire idi.
Bugün kasırların yer aldığı vadinin ilk bölümü, Sultan III. Ahmed (1703-1730) döneminde tersane eminlerinden Hacı Hüseyin Ağa’ya ait bağ iken, devlet hazinesine katılarak padişaha ait bir hasbahçeye dönüştürülmüştür. Yıldız’a doğru yükselen ikinci bölümünde, Sultan III. Selim (1789-1807) ile Sultan II. Mahmud’un (1808-1839) kemankeşlerle birlikte atış yarışmaları yaptıkları, günümüze ulaşan bazı nişan taşlarından anlaşılmaktadır. Bu nişan taşlarının üzerlerinde, sultanların su dolu testilere yaptıkları atışların mesafeleri, dereceleri ve tarihleri yazılıdır. Sultan Abdülmecid (1839-1861) döneminde, vadinin “Muhabbet Bahçesi” denilen üçüncü bölümü de eklenerek ağaçlandırma ve setli düzenleme çalışmaları yapılmıştır.
Lamartine’in sözünü ettiği bu mütevazı bağ köşkünün yerine, Sultan Abdülmecid 1849-1855 yıllarında iki kasır yaptırmış ve buraya “ferahlık, tazelik, neşe, sevinç” anlamlarına gelen “Nüzhetiye” adını vermiştir.
Sultan Abdülaziz (1861-1876) döneminde, hasbahçede zaman zaman çeşitli eğlenceler ve pehlivan güreşleri düzenlenmiştir. Sonraki yıllarda padişah ve ailesinin gezileri için uğrak yeri olmaya devam eden Ihlamur Kasırları, Cumhuriyet’in ilanından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 1951’de İstanbul Belediyesi’nin kullanımına verilmiş ve “Tanzimat Müzesi” olarak düzenlenmiştir.
1966’da Millî Saraylara devredilen yapılar, özgün eşyaları ve tamamlanan bahçe düzenlemesiyle birlikte 1985’te müze-saray olarak ziyarete açılmıştır. Ihlamur Kasırları bünyesindeki Merasim Köşkü, Sultan Abdülmecid’in resmî kullanımına ve törenlere; Maiyet Köşkü ise Sultan’ın maiyeti ve haremine ayrılmıştır. Birer biniş kasrı, yani Sultan’ın günübirlik dinlenme mekânı olan kasırlar, aynı zamanda diplomatik misafirlerin ağırlandığı yer olarak da önem taşımıştır.
Merasim Köşkü, giriş salonu ile salonun iki yanındaki birer odası, ön cephesindeki dönemin beğenisine uygun Barok çizgiler taşıyan merdiveni, ilginç ve hareketli kabartmalarıyla çarpıcı bir mimarlığa sahiptir.
Kasrın iç süslemelerinde Osmanlı saraylarında 19. yüzyılda tercih edilen Batılı dekorasyon anlayışına uygun bir süsleme programı uygulanmış, Avrupa’nın çeşitli üsluplarındaki mobilyalar ve döşeme ögeleriyle belirli bir bütünlük sağlanmıştır.
Maiyet Köşkü ise, orta sofaya açılan köşe odalarından oluşan mekân düzenlemesiyle geleneksel bir şema sergilemektedir. Odaların duvarlarında farklı renklerde, mermer görünümü veren stuko tekniği uygulanmıştır.