Dünyanın yükselen güçlerinden biri olan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), bölgesel iş birliği ve dayanışmayı her geçen gün daha da güçlendiriyor. Ortak tarih, coğrafya, edebiyat, harita ve alfabe gibi temel konularda önemli adımlar atan Türk Dünyası, son olarak Bişkek’te gerçekleştirilen 11’inci Zirve ile Türk Dünyası Şartı'nı kabul ederek birliğini pekiştirdi.
TÜRK DÜNYASI ŞARTI NEDİR?
Türk Dünyası Şartı, Türk Devletleri arasındaki işbirliğini daha da derinleştirmeyi amaçlayan önemli bir belge olarak kabul edildi. Bu belge, TDT’nin temel taşlarını oluşturan Nahçıvan Anlaşması ve Türk Dünyası 2040 Vizyonu gibi önceki kararlar doğrultusunda hazırlandı. Bayburt Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ramin Sadık ve Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Sefa Çakır, Türk Dünyası Şartı’nın önemi hakkında görüşlerini TRT Haber'den Ayşe Şimşek’e değerlendirdi.
"BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜYÜZ"
Doç. Dr. Ramin Sadık, Türk Devletleri’nin birlikte hareket ettiğinde çok daha güçlü bir bölgesel güç haline geleceğini belirterek "Türk ülkeleri, dünyanın kalpgâhı olarak adlandırılan stratejik bir bölgede yer alıyor. Tarih boyunca bu bölgede kurulan Türk imparatorlukları, geniş coğrafyalara hükmetti. Günümüzde ise bu ülkelerin ayrı hareket etmesi yerine birlikte hareket etmesi, güç ve güvenlik açısından büyük önem taşıyor” diye konuştu.
TÜRK BİRLİĞİ GERÇEKLEŞME FIRSATINA SAHİP
Sadık, Türk Birliği’nin hayal olmaktan çıktığını ve bir gerçeklik haline geldiğini vurgulayarak "Bir zamanlar hayal olan Türk Birliği, artık gerçekleşme fırsatına sahip. Bugün dünyada birçok siyasi birlik mevcut. Türk Birliği de bu denkleme katılmalı ve bir gereklilik olarak hayata geçmelidir” ifadesinde bulundu.
ORTAK ALFABE VE BAYRAKTAN KÜLTÜRE
Türk Devletleri Teşkilatı’nın kabul ettiği ortak alfabe ve birleştirici bayrak, teşkilatın simgeleri arasında yer alıyor. Doç. Dr. Mustafa Sefa Çakır, 2009 yılından itibaren atılan adımların Türk Dünyası’nın birlikteliğinin bir hayal olmadığını kanıtladığını ifade ederek "Türk Dünyası, geçmişte olduğu gibi bugün de bir hayalin değil, bir gerçeğin peşinde ilerliyor. Ortak alfabe, kültür, ekonomi ve enerji gibi alanlardaki işbirliği ile bu birlik daha da sağlamlaşacak” diye konuştu.
TÜRK DÜNYASI ŞARTI İLE GELECEĞE DOĞRU
Türk Dünyası şartı, liderlerin kardeşlik bağlarını güçlendirme, dayanışmayı artırma ve iş birliğini derinleştirme yönündeki iradesini ortaya koyuyor. Belge, uluslararası hukuka uygun ilkeler doğrultusunda hazırlandı ve Türk Dünyası’nın ortak kültürel mirasına vurgu yapıyor. Bu şartın uygulanmasıyla Türk Devletleri Teşkilatı, bölgesel ve küresel ölçekte Türk Dünyası’nın sesi olma görevini sürdürecek. Koordinasyon Komitesi ise belirlenen hedeflerin gerçekleştirilmesini sağlayacak.
"DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK"
Doç. Dr. Mustafa Sefa Çakır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cesur duruşunun Türk Dünyası için önemli bir örnek teşkil ettiğini ifade ederek "Filistin başta olmak üzere birçok konuda Sayın Erdoğan’ın cesur duruşu, Türk Dünyası’na yol göstermektedir. İsmail Bey Gaspıralı’nın 'dilde, fikirde, işte birlik' ülküsü, bugün en canlı halini almıştır. Gelecek nesiller, bu mirası fedakârca taşıyacaktır” dedi.
TÜRK DÜNYASININ GELECEĞİ AYDINLIK
Türk Dünyası Şartı, yalnızca bir iş birliği belgesi değil, aynı zamanda Türk halklarının ortak geleceği için bir yol haritası niteliğinde. TDT, bölgesel gücünü artırarak dünya sahnesinde daha etkili bir aktör olmaya devam edecek.