AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Komutanlarımızı hedef alanlar karşısında bizi bulacak
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde basın toplantısı gerçekleştirdi. Ömer Çelik basın toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
"BİZ BURADAYIZ, CEVABINI VERİRİZ"
AK Parti Sözcüsü Çelik, "Etrafımızdaki askeri hareketliliklere baktığımızda silahlı kuvvetleri her türlü tartışmanın dışında tutmak gerekirken silahlı kuvvetleri hedef alan açıklama CHP Genel Başkanından geliyor. Devlet kurumlarını haksız, dayanaksız şekilde hedef alan kim varsa karşısında bizi bulacak. Siyasi saldırı yapmak isteyenler buyursun yapsın, biz buradayız, bunun cevabını veririz" dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamalarının satır başları şöyle oldu:
YÖNETİM SORUNU SPEKÜLASYONLARLA KAPATILMAYA ÇALIŞILIYOR
Bir siyasi partinin genel başkanı 'şundan duydum, bundan duydum' diyerekten yorum yapıyor. Bu ciddiyetsizlik, bu kayıt dışılık, demokrasi konusundaki bu kapasitesizlik maalesef giderilemiyor. CHP'de bir yönetim sorunu sürekli olarak bu tür spekülasyonlarla kapatılmaya çalışılıyor. CHP sürekli olarak bağışıklık sistemi demokrasi konusunda zayıflayan yanlış bir siyasi yazılıma sahip. Zaman zaman birtakım komutanların isimleri vererek hedef alındığını okuyoruz. Biz bunu Türkiye'ye düşmanlık yapan ülkelerin hedef aldığını biliyoruz.
SON DERECE ÜZÜCÜ
Ege, Libya, Suriye'de yapılan operasyonlar çerçevesinde birtakım kara propaganda yaptıklarını biliyoruz. Özgür Özel çıkıp da böyle bir tutum gerçekleştirdiği zaman onların zihniyeti, Yassıada zihniyeti açısından normal ama demokrasi açısından sakıncalı bir yaklaşımdır bu. Bu tamamen antidemokratiktir, tamamen sivil siyasetin ne olduğunu anlamamaktır. Komuta kademesinde dedikodu üzerinden bir üslupla konuşamayacağını anlatmak bile gerçekten son derece üzücü.
SİYASİ SALDIRI YAPMAK İSTEYENLER BUYURSUN
Etrafımızdaki askeri hareketliliklere baktığımızda silahlı kuvvetleri her türlü tartışmanın dışında tutmak gerekirken silahlı kuvvetleri hedef alan açıklama CHP Genel Başkanından geliyor. Devlet kurumlarını haksız, dayanaksız şekilde hedef alan kim varsa karşısında bizi bulacak. Siyasi saldırı yapmak isteyenler buyursun yapsın, biz buradayız, bunun cevabını veririz.
HİÇBİR ŞEKİLDE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ
Milletin gözbebeği Anayasaya, kanunlara millet iradesine bağlı şekilde vazifesini yerine getirirken, başkomutan Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla Türkiye'nin hak ve menfaatlerini korumak için, birtakım operasyonlara imza atarken bunun herhangi bir şekilde siyasi parti genel başkanı tarafından hedef alınması düşünülemez. Sayın Özgür Özel kendisini Türkiye'ye karşı düşmanlık, rekabet üreten ülkelerdeki birtakım siyasetçilerle aynı kefeye konmak istiyorsa kendi bileceği iştir, buna hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz. Libya'dan Suriye'ye kadar Akdeniz, Ege'de, dünyanın her yerinde üstün disipliniyle, askerlik sanatının erdemliğiyle herkes tarafından takdir edilen silahlı kuvvetlerimize sevgilerimizi, başarı dileklerimizi iletiyoruz.
HER TÜRLÜ GAYRETİ GÖSTERİYORLAR
Sayın Özgür Özel tarafından Cumhur İttifakı'na, sayın Cumhurbaşkanımıza karşı askıda tutulan vicdan diyor. Sayın Bahçeli'nin Ramazan öncesinde büyük hassasiyetle her zaman yaptığı gibi vatandaşlarımız arasında birlik ve beraberliği ortaya koymak için kampanyaya karşı birtakım laflar sarf ediyor. Etrafımızdaki meselelere bakın, Cumhur İttifakı'nın bütün üyeleri TBMM'de ve diğer yerlerde siyasi vicdanı ve siyasi ilkeleri en yüksekte tutmak için her türlü gayreti gösteriyorlar. Bütün arkadaşlarımız bu siyasi vicdanın en önemli sözcüleri hale gelmişlerdir dünyada ve bulundukları bütün platformlarda.
BAŞKA BİR ŞEYİ ÖRTBAS EDİYOR
Askıda tutulan vicdan demesi, Özgür Özel'in başka bir şeyi örtbas etmesini görüyoruz. CHP'de askıda tutulan siyasi aklın askıdan bir türlü inmediğini görüyoruz. CHP'de gerçekten siyasi vicdan ve diğer ilkeler konusunda son derece duyarlı arkadaşlarımız var. Başka platformlarda ortaya koydukları iradeyi saygı ve takdirle karşılıyoruz. İç cephe açısından dış cepheye karşı iradeyi sürdüreceğiz. Bir şeyin askıda tutulmasından yakınıyorlarsa, sayın Özel döneminde askıda tutulan siyasi akıl meselesi herkesin sabrının taşma noktasına getiren bu açıklamalar çerçevesinde konuyu ele alması gerekir.
MESNEDİ OLMAYAN İDDİALARI GÖRÜYORUZ
Siyasi savrulmaların siyasi basiret, hassasiyet yok. Türk siyasetinin nitelikleri, kapasitesi açısından demokrasinin geleceği açısından kaliteli muhalefet olmasını değerlendirdiğimiz için bu durumu yadırgıyoruz. Sayın Özgür Özel'in parti içi tartışmaları kapatmak için, parti içinde yönetemediği meselelerin üstünü örtmek için Cumhurbaşkanımıza ve Cumhur İttifakı'na dönük her gün mesnedi olmayan iddiaları görüyoruz. Yapacağı tek şey var; CHP'yi yönetmeye odaklanmalıdır. Siyasi navigasyonu olmayan yönetim terzi ortaya koyuluyor.
UĞRAŞMALARI GEREKEN ŞAİBELİ KURULTAY GÜNDEMİ
Bu yapıdan çıkmaları siyasetin geleceği açısından, kaliteli muhalefet açısından önemlidir. Uğraşmaları gereken en önemli mesele CHP'de şaibeli kurultay gündemi. Bu gündeme yakından baktığımızda, aslında en büyük iddia sahipleri önceki genel başkan sayın Kılıçdaroğlu, birtakım belediye başkanları ve milletvekilleri olduğunu görüyoruz. Sayın Özel'in bu meseleyi yönetmesi, açığa çıkartması gerekir. Biz burada gerçeğin açığa çıkmasını istiyoruz. Sivil siyasetin kalitesi ve ahlaki standardın ortaya koyması bakımından önemli.
BİZ SADECE BİR SORU SORDUK
Delegelerimize verilen hediyeyi diline dolamış. Siyasi gelenektir, kongrelerde, partilerin kuruluş yıldönümlerinde böyle hediyeler verilir. Burada sayın Özel'in literatür konusundaki hakimiyetsizliğine yeni bir ek yaptığını görüyorum. Biz sadece bir soru sorduk kurultay meselesiyle ilgili. Ama doğrudan iddiada bulunanlar. Sayın Özgür Özel'in dönüp oraya bir şey söylemesi lazım. O konuda hiçbir şey üretemiyor, siyasi geleneklere, kurallara uygun, Türkiye Yüzyılı'nın ilk büyük kongresi dediğimiz kongremize herhangi şekilde gölge düşüreceğini zannediyor. Kendisinin uğraşması gereken mesele her bakımdan pırıl pırıl gerçekleşmiş kongremize değil, önceki genel başkan, milletvekili ve belediye başkanları tarafından dile getirilen iddialara cevap vermesi gerekmektedir. Bu siyasi cari açığı yönetsinler ondan sonra Türkiye ve bölge meseleleriyle ilgili sözleri gündeme alınsın.
