Ekol TV'de seyirci karşısına çıkan Kritik Gündem programında Sevilay Yılman'ın konukları, Prof. Dr. Hasan Sınar, Nagehan Alçı, Gaffar Yakınca ve Volkan Gültekin oldu.

8. yıl dönümünde 15 Temmuz darbe girişiminin konuşulduğu programda öne çıkan başlıklar ise şu şekilde:

MİLLETİN ZAFERİ: 15 TEMMUZ

Nagehan Alçı: O darbe teşebbüsü kahramanca durduruldu. Eğer durdurulmasaydı Türkiye bugün bambaşka bir yerde olurdu. 7 Şubat'ta küçük şekilde ibareler başları, 17-25 Aralık'ta net şekle büründü. 2013!ten 2016'ya gelindi. 15 Temmuz gecesi mahşer yeriydi. İstanbul'un köprüye yakın yerlerinde olanlar için o geceyi unutmaları imkansız.

Prof. Dr. Hasan Sınar: 2010 Anayasa değişikliğinde bunların geleceği belli olmuştu. 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği makyajdı. Yapılması istenen yargıyı FETÖ'ye vermekti. Adım adım bunu yaptılar. Emniyette, yargıda, kamu bürokrasisinde, ticarette nasıl örgütlendiği görüldü. Bu insanlar Fethullahçı ise, siz nasıl bu alanlarda örgütlenmesine göz yumdunuz? Bunlar liyakatla gelmediler ki. Hikaye, "Bunu siz yaptınız!" değil. Ama öz eleştiri yapılarak aynı hataların yapılması önlenmeli.

"DARBE DEĞİL BİR İŞGAL GİRİŞİMİYDİ"

Gaffar Yakınca: Bu bir darbe değil işgal girişimiydi. Klasik askeri darbe değildi. 8 yılın sonunda CHP'nin jetonu bugün sonunda düştü. Tiyatro şeklinde düşünceleri vardı. Aslında önlemler alındığı için o gece başarısız oldular. Bu işin başında ABD vardır. Sadece FETÖ ile değil başka örgütlerle de Türkiye'ye karşı hazırlanıyorlar.

Volkan Gültekin: 15 Temmuz ile ilgili hala anlaşılmayan bir süreç var. Üzerinden yıllar geçtikten sonra kamuoyuna artık açıklamak gerekiyor. Uçakların Genelkurmay'dan aşağı seviyede uçuş ve patlama sesleri olduğunu gazeteci olarak bildirmiştik. Sahada yalnızca belirli bir görüşe sahip insanlar yoktu. Birlik ve beraberlik vardı. Türk milleti demokrasisine sahip çıkmayı seven bir millettir. 15 Temmuz'da Türk demokrasisini savunmadır.


"15 TEMMUZ ZORBALIK İÇEREN BİR DARBE GİRİŞİMİYDİ"

Nagehan Alçı: 15 Temmuz gecesinde birçok tatil beldesinde neler yaşandı. "Erdoğan gidiyor" diye sevinip, şampanya patlatanlar da oldu. Böyle bir damarla hiçbir zaman yüzleşilmedi. Aslında bu FETÖ darbesi olduğu için herkesin tabi ki kabul edemeyeceği bir durum olduğu için bu damarın da üzeri kapandı.

15 Temmuz son derece zorbalık içeren bir darbe girişimiydi. Katliamlar yapıldı, karadan ve havadan ateşler açıldı. Dolayısıyla tiyatro değildi. Travmatik bir geceydi. Sonrasında mevcut bir iktidar bunu normale çevirebilir miydi? Hayır. Olağanüstü süreçlerden sonra olağanüstü şeyler yaşanır. Tasfiyeler yapılması, acil müdahale etmek gerekirdi. Olağanüstü hal durumu normaldi. Ama bunun uzaması, KHK'ların bir süre sonra belli siyasi görüşleri içine alacak şekilde insanların tasfiye edilmesi sürecine girmesini, referanduma OHAL ile gidilmesini doğru bulmuyorum.

Prof. Dr. Hasan Sınar: KHK sürecinde iç hukuk yolları tüketildi. AİHM'nde 50 bin küsur başvuru oldu. AİHM de "Benim sistemim senin yüzünden çöküyor. Baktığım 47 ülke var. OHAL, KHK ile alınan kararları gözden geçirin" şeklinde sıkıştırdı. Sonra OHAL koalisyonu kuruldu. Zaten çoğunluğunu reddetti. O süreçte yargı yoluyla aklananlar oldu. Hukuk devletinde bu karardan sonra o kişi hakkında yapılan işlem kaldırılmalı. Ama kaldırılmadı. Hukuk sınırları içerisinde kalınmalı.

Gaffar Yakınca: 15 Temmuz darbe girişimini anlamaya yönelik bir gecede, 252 şehidimizi andığımız bir gecede KHK'lıları konuşmayı doğru bulmuyorum. Darbe başarılı olsaydı Tayyip Erdoğan'ı öldüreceklerdi. 12 Eylül'de de kaç insan öldürüldü ve işkenceden geçirildi.

"DARBE GİRİŞİMİNİ PLANLAYANLAR EN AĞIR ŞEKİLDE CEZALANDIRILMALI"

Volkan Gültekin: Bence 15 Temmuz sürecine nasıl gelindiği ve sonra neler olacağını da konuşalım. Sonuçta devam edecek olan bir devlet geleneği var. Bu yapıya zaten karşıydık. Ama en güçlendiği dönem 2005 sonrasıydı, bunu da konuşalım. FETÖ borsalarını da konuşalım.

Gaffar Yakınca: Hain ve alçak bir darbe girişimiydi. Kim planladıysa ve katıldıysa en ağır şekilde cezalandırılmalı. Askerlere talimat verdiği söylenen Adil Öksüz tutuklanıp serbest bırakıldı. Bunların üzerine gidilmeli. FETÖ'cü olduğu iddiası ile de hakkında cezai işlemler yürütülenler oldu. Bunlar da titizlikle takip edilmeli.