Piyasada 600 milyon dolar tutarında sahte 50 dolar ve 100 dolar olduğu iddia edildi. Bu yüzden döviz büroları, 50 dolar ve bir önceki baskı olan beyaz 100 dolarların sahte olduğu yönünde iddialarının olması nedeniyle alım satım yapmıyor. Arel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Ekonomist Doç. Dr. Cüneyt Dirican ise, konuya farklı bir pencereden bakarak, piyasada 600 milyon değerinde sahte doların olamayacağını belirtti.
"SAHTE PARA, KALPAZANLIK HAYATIN BİR OLASILIĞI"
Piyasada sahte 600 milyon doların olduğunun konuşulması nedeniyle "Bu tutarı kim, nasıl ölçmüş hesaplamış?" diye konuya başlayan Dr. Dirican, bu tür 'fısıltıların' olabileceğine dikkat çekerek, akademide bu duruma 'gürültü riski (noise risk)' dendiğini belirtti. Dr. Dirican sözlerine şöyle devam etti:
"Sahte para, kalpazanlık hayatın bir olasılığı. Dolar, baz para kabulü nedeni daha fazla konu oluyor. Bu rakam yarım milyardan fazla. Bu miktarda bir parayı nakit olarak, fiziken piyasaya sürmek kolay değil ve süre ister. Diyelim ki bu miktarda bir para olsun, DTH (Döviz Tevdiat Hesabı) hacmi 166 milyar dolar, yani bu para kabaca 300'de 1 demek. Kurlara etki etmez ama efektif piyasada, ankeslerde sıkıntı yaratır ki, olan o. Sahte para makinelerinde ayarlamalar yapıldıktan sonra piyasa olağan akışına girer. Genelde piyasa doğası gereği ilk şok ve dalga geçince doğal süreç başlar"
BU MİKTARDA PİYASADA SAHTE PARA VAR MI?
600 milyon doların ülkeye sokmanın çok zor olduğuna dikkat çeken Dr. Dirican, "Bu kadar makineleri atlatacak parayı içeride üretmek de neredeyse imkansız ama sahte para her zaman mümkün tabii" dedi.
"MAKİNELER, ATM'LER SAHTE PARALARI YAKALAR"
Sahte dolarlar her zaman makine ve ATM’lerin tanıyacağını ifade eden Ekonomist Dr. Dirican, "Bu tarz paralar genelde ufak büfeler ve hane halkında kayıp riski oluşturur. Bu risk tutardan bağımsız her zaman ve Dünya’nın her yerinde vardır. Makineler, ATM'ler sahte paraları yakalar. Merkez bankaları sirkülasyondaki paraların özelliklerini paylaşır. Ayrıca bazı uzmanlık alanından, örneğin bir gölge, renk, ton farkı veya kağıdın sesi bunlar kolaylıkla anlaşılır. Genelde ufacık dahi olsa bir fark bırakırlar ki suç oranı düşsün. Sahtecilik tespit edilemez demek, bu yüzden mümkün değil"
"ENİNDE SONUNDA PİYASA NORMAL AKIŞINA DÖNER"
Bahsedilen miktarda sahte doların piyasaları çok etkilemeyeceğine dikkat çeken Ekonomist Dr. Dirican, "Öyle bir hacim olsa bile çok etki etmezdi. Sadece efektif döviz kur makası ve alış satış marjı biraz açılabilir. Döviz piyasasına pek etkisi olmaz, efektif piyasasında biraz geçici likidite ihtiyacı doğurabilir. Diğer yandan efektif bulunduranlar al sat yapamazsa, kambiyo kâr zararına açık olabilirler ama eninde sonunda piyasa normal akışına döner"
"DÖVİZ NORMALDE BİR YATIRIM ENSTRÜMANI DEĞİLDİR"
Ekonomist Dr. Dirican, normal şartlarda dövizin bir yatırım aracı olmadığını vurgulayarak, küçük yatırımcılar için yatırım fonları, uzun vadede bireysel emeklilik fonlarının daha doğru bir yatırım enstrümanı olabileceğine dikkat çekti.
"BEKLEMEK EN MAKUL HAREKETTİR"
Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Ekonomist Doç. Dr. Cüneyt Dirican, "Panik anlarında sakin kalmak ve mecbur değilse beklemek en makul harekettir" diyerek şunları belirtti:
"Pozisyona göre her zaman farklar olabilir tabii. Böyle bu durumlarda Fısıltı Gazetesi, söylentiler yerine resmi duyurular, Ulusal haber kanalları ve Sermaye Piyasası Lisanslaması olan yetkili finansal kurumların belgeli danışmanlarını takip etmek doğru olandır"