Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, İsrail ile Lübnan arasında varılan ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana ilk kez konuştu.

2006'DAN DAHA BÜYÜK BİR ZAFER KAZANDIK

Hizbullah lideri, İsrail ile yapılan ateşkes anlaşmasının Lübnan devletinin egemenliğinde gerçekleştirildiğine dikkati çekti. Savaştan zaferle çıktıklarını söyleyen Kasım, 2006 yılındakinden daha ileri düzeyde bir zafer kazandıklarını iddia etti. Kasım, "Zafer kazandık. Çünkü, Siyonist oluşumun direnişi zayıflatma ve son verme çabasına, Hizbullah'ı yıkmasına engel olduk." ifadelerini kullandı. Mağlubiyetin İsrail'i her taraftan çepeçevre sardığını dile getiren Kasım, İsrail'in kuzeyinde yerinden edilenlerin sayısının ilan edildiği gibi 70 bin değil yüzbinlerce olduğunu söyledi.

"FİLİSTİN'E DESTEĞİMİZ ÇEŞİTLİ ŞEKİLDE DEVAM EDECEK"

Kasım, İsrail ile varılan ateşkese ilişkin ise "bunun ülkelerin imzasını gerektiren yeni bir anlaşma değil, daha ziyade BMGK'nın 1701 sayılı kararı için idari tedbirler programı" olduğunu ifade etti.

Hizbullah lideri, "Anlaşma, İsrail ordusunun işgal ettiği her yerden çıkacağını ve Lübnan ordusunun Litani Nehri'nin güneyine yerleşeceğini vurguluyor." dedi. Ateşkes anlaşmasının Lübnan'ın egemenliği altında gerçekleştirildiğini, kendilerinin de sahada buna onay verdiklerini kaydeden Kasım, anlaşmanın uygulanması için Hizbullah ile Lübnan ordusu arasındaki koordinasyonun üst düzeyde olacağını aktardı. Lübnan ordusuna "milli bir ordu" olarak baktıklarını söyleyen Kasım, "(Lübnan'ın güneyi) Kendi vatanında bizim vatanımızda yerlerini alacaktır." dedi. Kasım, İsrail'in ateşkesle Hizbullah'ın Gazze'ye verdiği desteği baltalama imkanı bulduğu yönündeki söylemlere ilişkin ise "Filistin'e desteğimiz durmayacak. Desteğimiz, çeşitli şekiller ve yollarda devam edecektir. " dedi.

HİZBULLAH LİDER, 5 TAAHHÜTTE BULUNDU

Kasım, Hizbullah'ın bundan sonraki süreçte takınacağı tavra ilişkin vaatlerini ise şu şekilde sıraladı:

"Büyük çabalar gerektiren ve uygun mekanizmalara sahip olduğumuz yeniden yapılanma sürecini halkımızla birlikte sürdüreceğiz. Cumhurbaşkanının belirlenen tarihte seçilmesi başta olmak üzere anayasal kurumların tamamlanmasıyla ilgileneceğiz. Milli çalışmalarımız, vatanın bütün millet için olduğuna inanan tüm güçlerle işbirliği içinde olacak. Taif Anlaşması temelinde tek bir Lübnan inşa etmek isteyen tüm güçlerle işbirliği ve diyalog içinde olacağız. Direniş, sivil barışı korumaya devam edecek ve düşmanın Lübnan'ı zayıflatmasını engellemeye hazır olacak."