15 yaşındaki genç piyanist Eren Düzenli, büyük bir başarıya imza attı. Düzenli, İspanya'nın en prestijli yarışmalarından biri olan Vigo Uluslararası Piyano Yarışması'nda Martha Argerich Özel Ödülü'nü kazandı. Bu önemli ödül, Düzenli'nin yeteneğini ve uluslararası alandaki başarısını gözler önüne serdi. Başarısı, Türkiye'nin müzik sahnesinde de büyük bir gurur kaynağı oldu.

453064053 8260411637355828 2743421738038971936 N (1)
Eren Düzenli

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu ve ünlü piyanist Fazıl Say, başarısından dolayı Eren Düzenli'yi tebrik etti.

Dr. Batuhan Mumcu, Eren Düzenli'yi; "Vigo Uluslararası Piyano Yarışması’nda Martha Argerich Özel Ödülü'nü kazanan genç yeteneğimiz Eren Düzenli’yi tebrik ediyor, sanat yaşamında başarılar diliyorum. Eren gibi alanında üstün başarılara imza atan, ülkemizi temsil eden tüm kardeşlerimizle gurur duyuyoruz. Sanata gönül veren gençlerimize her türlü desteği vermeye devam edeceğiz" sözleriyle tebrik etti.

Kültür Ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu

Fazıl Say ise duygularını şöyle dile getirdi: Artık bütün gözler Eren’de. Tüm dikkatimizi 15 yaşındaki Eren Düzenli’nin geleceğine çevirelim. Büyük bir sanatçı geliyor. Büyük bir piyanist... Dikkatle okuyun lütfen; Bir kaç konu var; Türkiye’nin piyano ekolü için çok büyük bir adım; müthiş bir olay.. Orası kesin Martha Argerich gibi bir efsanenin yarışmasında peş peşe ödüller.. Eren ümitlerimizdir artık. Daha önce de uluslararası büyük başarıları vardı. Takip edeceğiz Eren’i. Çünkü bu sefer EMİNİM. Neden emin olduğumu okuyun;

Fazıl Say
Fazıl Say

Dostlar;

Bu iş usta çırak ilişkisi işidir, iki insan baş başa,sabah 7 de gerekirse iş başı yapar, emek vermeye başlar, Bach’a, Beethoven’a, çağdaş müziğe. Saatlerce. Eren’in hocası Sanem, benim sınıf arkadaşım. Kamuran Gündemir Piyano ekolü öğrencileriyiz. Hep gurur duymuşumdur. Eren bu başlıca ekolün en son temsilcisi şu anda. Adım gibi eminim çok iyi olacağından. Çünkü; temel sağlam. Kamuran Gündemir piyano öğretisi bir eseri iyi çalmak ile yetinmez, bir eseri şiir gibi , resim gibi, çalmayı başardığı zaman bir yere vardık denir. Müzik dokunmak içindir. Yorumcunun işi sonsuzluğadır, her gün daha iyi olmayı gözetir.

Sanem, benim sınıf arkadaşım, 10 yaşından beri tanırım, o Ankara Konservatuvarında hocalık yapmayı tercih etti, uluslararası bir sahne sanatçısı da olabilirdi bizler gibi. Bu nadir öğretiyi gelecek nesillere aktarmayı tercih etti. 20-30 yıllık bir emek, meyveleri işte buyurun, burada… Eren Düzenli. 15. Dünya birincisi.

Anlatmaya devam; Kamuran Gündemir’in 2006’daki vefatından sonra tüm yük Sanem’deydi artık.Şunu da söylemenleyim, şartlar ne kadar zor olursa olsun, yetenek, emek, iyi bir usta-çırak ilişkisi meyve verecektir. Bakın; Bu köklü değişimlerin yaşandığı son 20- 30 yılda konservatuvarlar da değişti, ilgi azaldı, başvuru sayısı azaldı, aileler çocuklarını sanatçı yetiştirmek için eskisi kadar gayretli değil, toplum, algılar, önyargılar, imaj dünyası, çok tık çok like alıyım denilen sosyal medya dünyası değiştirdi bir çok şeyi.

LİYAKAT değişti.

EMEK değişti.

Konservatuvarlar; artık şehrin gözdesi, sanatın öğreti yeri olmaktan çıktı, zorluklar içerisindeler, akademisyenler de öğrenciler de. Bravo Eren. Bravo Sanemciğim. Çok ümitlendim çok...