Hakan Kara’dan faiz ve enflasyon yorumu: Merkez Bankası "Biz buradayız gerekeni yapacağız" sinyali verdi
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, Sapanca’da düzenlenen Uluslararası Ekonomi Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Kara, Merkez Bankası’nın son faiz kararına dair değerlendirmelerini Ekol TV’den Ezgi İzgi’ye anlattı.
FAİZ ARTIŞI DÖVİZ PİYASASINDAKİ BASKIYI AZALTMAK İÇİN YAPILDI
Prof. Dr. Kara’ya göre Merkez Bankası’nın faiz artırımı iki yönlü etki yaratıyor: reel sektöre doğrudan etki ve beklentiler üzerindeki etkisi. Mevduat ve kredi faizleri açısından sınırlı bir artış öngören Kara, bu adımın özellikle döviz piyasasındaki baskıyı azaltmak amacıyla atıldığını belirtti.
“Artık herkes Merkez Bankası’nın ne kadar döviz sattığını biliyor. Bu da piyasada güvensizlik yaratıyordu. Faiz artırımı ile Merkez Bankası, gerektiğinde daha da sıkılaşabileceğini gösterdi,” diyen Kara, bu mesajın hem yerli hem de yabancı yatırımcılar açısından önemli olduğunu vurguladı.
KARAR METNİNDEKİ EN DİKKAT ÇEKEN NOKTA
Hakan Kara, Merkez Bankası’nın faiz kararıyla birlikte yayımladığı metinde en dikkat çeken noktanın büyüme ile ilgili söylem değişikliği olduğunu ifade etti. Daha önce ekonomik yavaşlamaya vurgu yapılırken, son metinde talebin beklenenden daha az yavaşladığı yönünde bir sinyal verildiğini söyledi.
Bu değişikliğin, faiz artışının gerekçesini açıklama ve ileride büyümede yavaşlama olursa faiz indiriminin gündeme gelebileceği yönünde bir hazırlık olarak okunabileceğini kaydetti.
MERKEZ BANKASI GÜÇLÜ BİR MESAJ VERDİ
Kara’ya göre Merkez Bankası, politika faizi üzerinde yaklaşık 300 baz puanlık bir alan oluşturarak “biz buradayız ve gerekeni yaparız” mesajını verdi. Bu mesajın özellikle piyasa beklentilerinin yönetilmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
HAZİRAN’DA YENİ BİR FAİZ ARTIŞI ZOR
Haziran ayında yeni bir faiz artışı beklenip beklenmediği sorusunu da yanıtlayan Kara, bu ihtimali şu an için düşük gördüğünü belirtti. Ancak hem iç hem de dış gelişmelerin belirsizliğine dikkat çeken Kara, “Biliyorsunuz dünya çok karışık. İçeriden ve dışarıdan şoklar gelebiliyor. O yüzden kesin konuşmamak lazım” dedi.
Önümüzdeki aylarda büyümede bir yavaşlama gözlenirse ve enflasyon mayıs-haziran döneminde gerilemeye başlarsa, yılın ikinci yarısında faiz indirimlerinin gündeme gelebileceğini de sözlerine ekledi.
FONLAMA TAMAMEN YÜZDE 46’YA ÇEKİLEBİLİR
Hakan Kara ayrıca, Merkez Bankası’nın politika faizini doğrudan yüzde 50’de tutsa bile, piyasayı fonlama oranını yüzde 46’ya çekerek dolaylı bir gevşeme adımı atabileceğini ifade etti. Kara’ya göre bu tür esnek hamleler, Merkez Bankası’nın elini güçlü tutmak ve gerektiğinde manevra alanı yaratmak adına önemli bir enstrüman olabilir.
Kaynak:ekoltv.com.tr