Asgari ücretliye zam yapılırsa ne olur? Prof. Dr. Kamil Yılmaz Ekol TV'ye anlattı

Milyonlarca memur ve emeklinin zamları enflasyon rakamları ile birlikte belli olacak. Gözler enflasyon rakamlarına çevrilirken, asgari ücret cephesinde ise zam olmayacak. Hükümet asgari ücret konusunda net tavrını ortaya koydu. Ancak asgari ücretin açlık sınırının altında kalması tartışmaları da beraberinde getiriyor. Peki, Asgari ücretliye zam yapılırsa ne olur? Çalışanların zam beklentisi karşılanamaz mı? Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz Ekol TV’den Zeliha Saraç’a değerlendirdi.
Asgari ücretliye zam yapılırsa ne olur? Prof. Dr. Kamil Yılmaz Ekol TV'ye anlattı

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ‘Türkiye’de asgari ücret düşük değil’ dedi ve reel olarak ücretlerde büyüme kaynaklı artış yaşanacağını dikkat çekmişti. Bir taraftan da asgari ücret 19 bin liraya yaklaşan açlık sınırının da altında kaldı. Zamlara daha 6 aylık süre varken açlık sınırının 25 bin lirayı bulması halinde asgari ücretlinin nasıl geçineceği de tartışılıyor.


Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz Ekol TV’den Zeliha Saraç’a asgari ücret ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.


ÇALIŞANLARIN ZAM BEKLENTİSİ KARŞILANAMAZ MI?


Bakan Şimşek’in Türkiye’de asgari ücret düşük değil’ açıklamasını değerlendiren Prof. Dr. Kamil Yılmaz, diğer ülkelerdeki beslenme ve yaşam maliyetlerine dikkat çekti.


Prof. Dr. Yılmaz, “Ben Mehmet Şimşek’in asgari ücret yorumuna katılmıyorum. Yıl başında yüzde 49 zam yaptık, enflasyonun altında kalacak reel olarak asgari ücrete artacak. Aslında yıl sonunda yaptığınız zam bir önceki yılın yani bir önceki 6 ayın enflasyonu. Öyle yansıtıyorsunuz. Ve baktığınızda yıl başında asgari ücret açlık sınırının üstüne çıkmış oluyor. Bir iki ay orada kalıyor sonra tekrar altında kalıyor. Asgari ücret evet başka ülkelere göre yüksek olabilir bugünkü dolar kurunda ama sonuç olarak baktığımızda o başka ülkelerde bir hanenin beslenme ve yaşam maliyeti de daha düşük.” yorumunu yaptı.


"ASGARİ ÜCRETİN DÜŞÜK OLDUĞU ÜLKELERDE YAŞAM MALİYETİ DÜŞÜK"


Asgari ücretin düşük olduğu ülkelerde yaşam maliyetlerinin düşük olmasının asgari ücretliyi ayakta tuttuğunu dikkat çeken Prof. Dr. Kamil Yılmaz, “Onlar asgari ücretle hayatta kalabiliyor. Asgari ücret toplam çalışanların yüzde 30’una 40’ından fazlasının aldığı maaş haline geldiyse ona artık asgari ücret demek de zor yani. Medyan ücrete yakın bir ücretten bahsediyoruz.” dedi.


ZAM YAPILMAMASININ NEDENİ NE?


Prof. Dr. Kamil Yılmaz, hükümetin asgari ücreti arttırmamasının nedeninin iç talebi güçlendirmemek olduğunu dikkat çekerek, “O anlamda asgari ücreti arttırmamak şu anda hükümetin bakışı açısından, enflasyonu daha da yukarı çekmek açısından iç talebi daha da güçlendirmemek açısından bir mantığı var. Ama o zaman vergileri de artırmayın. Kendisi öyle söyledi: “Vergileri artırmam lazım, gelirim artmıyor o zaman” dedi. O zaman çalışan ne yapacak. Yaşam maliyeti artarken her alanda son 6 ayda yüzde 26 artmış bir yaşam maliyeti var ve yılbaşındaki asgari ücrette devam etmesini istiyorsunuz. Asgari ücretlinin reel alım gücü yılbaşına göre yüzde 26 daralıyor.” diye konuştu.


"ZAM TALEPTE CANLANMA YARATIR"


Zeliha Saraç’ın “Asgari ücretteki vergi istisnasını kaldırsa bu gelir olsa, asgari ücreti arttırsa şirketlerin maliyetleri yükselecek ama insanlar da geçinemiyor. Bu yöntem talebi artıracak bir durum ortaya çıkarır mı?” sorusuna Prof. Dr. Kamil Yılmaz şu yanıtı verdi:


Bu durumda asgari ücretliye gelecek olan zammın hepsini harcayacak. Asgari ücretli anca yaşamını idame ettirebiliyor, hatta borçlanacak. Asgari ücrette yapılan zam talepte canlanma yaratır. Siz diyorsunuz ki bunu vergi olarak diğer gelir gruplarından, asgari ücretliden değil 50 bin ve üzeri kazananlardan bir bakıma vermiş olduğu vergi istisnasını gelir toplayarak alsın. Bu olabilir elbette ama Bunun getireceği gelir ne kadar olur hesaplanması gerekiyor. Çok da yüksek olacağını zannetmiyorum. Bakan başka bir şey de söyledi. Aslında yüzde 20 civarında bizim vergimiz var. Dolaylı vergiler var. Dolaylı vergiler her zaman hükümetin kolayca artırabildiği vergilerdir.