Hapşırığımızı tuttuğumuzda kalbimizin durabileceği şeklinde birçok kulaktan dolma iddialar duymuş olabilirsiniz. Hapşırık, elbette tutulmaması gereken bir eylemdir. Hapşırığımızı tuttuğumuzda birçok tehlike ile karşılaşmamız olasıdır. Hapşırığı tutmak yerine kol içine ya da bir mendile hapşırmak en doğrusu olacaktır. Kalabalık ortamda ses çıkarmamak için sıklıkla birçok kişi hapşırığını tutar. Ama olası tehlikelerini öğrendikten sonra hapşırığınızı tutmamanız gerektiğini anlayacaksınız.
HAPŞIRIĞIMIZI TUTARSAK VÜCUDUMUZDA NE OLUR?
Hapşırığımızı tuttuğumuzda birçok tehlikeli durumla karşılaşabiliriz.
İşte olası durumlar:
- Hapşırırken oluşan yüksek basınçtan dolayı, nadir de olsa beyin damarlarında ya da kulak zarında yırtılmalar olabilir.
- Yine nadir olsa da boğazda küçük yırtılmalar görülebilir. Bu durum da ciddi derecede ağrı ve yutma güçlüğüne sebebiyet verebilir.
- Burun ve ağız kapatılırsa basınç kulaklara yönelir ve iç kulakta hasar görülebilir ve geçici işitme kaybı olabilir.
- Hapşırıkla atılması gereken maddeler atılamayıp sinüste kaldığında enfeksiyon ve sinüzit riski artabilir.
HAPŞIRIRKEN AĞZI VE BURNU KAPATIRSAK NE OLUR?
Hapşırırken ağzımızı ve burnumuzu kapattığımızda, içerdeki basınç burun boşluğuna, sinüslere veya göğse geri gider. Bu durumda basınç normalin 20 katına ulaşabilir ve hava kafaya doğru ilerleyerek kulak zarına veya östaki borusuna zarar verebilir. Basınçla beraber taşınan mukus da östaki borusuna ulaşıp enfeksiyon riski taşıyorsa kulağa yayılmasına yol açabilir.
Hapşırığı tutmak nadir de olsa kılcal damarların çatlamasın sebep olabilir.
NEDEN HAPŞIRIRIZ?
Hapşırık, bir reflekstir. Burundaki tahriş edici maddelerden kurtulmak için hapşırırız. Bunlar toz, polen, mikroplar, duman, yabancı maddeler olabilir. Burnumuz bu gibi maddelere karşı çok hassastır. Bu maddeler burun içindeki sinirleri uyarır ve beynimize sinyal yollar ve böylece hapşırık eylemi gerçekleşir.