Genco Erkal'ın cenazesi, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde düzenlenen törenin ardından Teşvikiye Camisi'ne getirildi. Burada Erkal için ikindi vakti cenaze namazı kılındı.
Sanatçının ailesi ve dostlarının yanı sıra sevenlerinin katıldığı cenazede taziyeleri, Erkal'ın kızı Ayşe Sümer Erkal kabul etti.
Cenazeye katılan sanatçı sanatçı Rutkay Aziz, AA muhabirine, Erkal'ın Nazım Hikmet'in izinden gittiğini belirterek, "O, Nazım Hikmet'in görüşlerini ve fikirlerini geniş kitlelere sevdirmiş bir arkadaşımızdır. Zülfü Livaneli müzikte, Genco Erkal ise tiyatroda bunu yapmıştır. Onun için Genco Erkal'ın yeri tartışılmazdır. Onun anısı önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum." diye konuştu.
"ÇOK ÖNEMLİ BİR DEĞERİMİZDİ"
Korhan Abay, Türk tiyatrosu ve sinemasının önemli bir ismini kaybettiğini dile getirerek, "Genco Erkal, çok önemli bir değerimizdi. Ömrü boyunca sürekli çalışan, çalıştığını da insanlara sunan, insanları ve dünyayı daha iyi hale getirmeye çalışan bir isimdi." dedi.
"GENCO ERKAL 50 YILLIK BİR EMEK DEMEK"
Erkal'ın birçok sanatçının ustası olduğunu vurgulayan oyuncu Emre Kınay, "Genco Erkal, 50 yıllık bir emek demek. Türk tiyatrosu için çok büyük bir kayıp." ifadesini kullandı.
Cenaze töreninde ayrıca Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, eski Başbakan Yardımcısı Hikmet Çetin'in yanı sıra Erdal Özyağcılar, Bedri Baykam ve Dost Elver'in aralarında bulunduğu isimler katıldı.
Genco Erkal'ın cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.
GENCO ERKAL KİMDİR?
İstanbul'da 28 Mart 1938'de dünyaya gelen Genco Erkal, 1959 yılından başlayarak Türkiye'nin önemli özel tiyatro topluluklarında oyuncu ve yönetmen olarak çalıştı. 1969'da Dostlar Tiyatrosunu kurdu.
Erkal, 1965 yılında Nikolay Gogol'un "Bir Delinin Hatıra Defteri" adlı öyküsünü tiyatroya uyarladı ve uzun yıllar bu oyunu üç farklı yorumla sahneledi.
Sanatçı, Aziz Nesin'den Haldun Taner'e, Nazım Hikmet'ten Behiç Ak'a ve Yaşar Kemal'e birçok sanatçının eserlerini de tiyatroya uyarladı. Senfonik konserlerde birçok yapıtı anlatıcı olarak seslendirdi.
Sinemada 1982'de "At" ve 1983'te "Faize Hücum" filmleri ile "En İyi Erkek Oyuncu" dalında Antalya Film Festivali'nde iki kez ödüle değer görüldü.