Narin davasında ikinci gün! Baba fenalaştı, mahkeme salonu karıştı

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi Tavşantepe köyünde katledilen Narin Güran'ın davasında ikinci gün başladı. 4 sanık ve 26 tanık, saat 08.00'de, geniş güvenlik önlemleri altında Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi. İlk olarak tanık ağabey Baran Güran'ın ifadesi alındı. Mahkeme başkanı Baran Güran'a cinayet sonrası aile toplantılarının yapılıp yapılmadığını sordu. İşte yaşananlar...

Duruşmanın ilk gününde; tutuklu sanıklar itirafçı komşu Nevzat Bahtiyar, ağabey Enes, anne Yüksel, amca Salim dinlendi. Daha sonra müşteki olarak baba Arif Güran ve tanık olarak da Nevzat Bahtiyar'ın eşi Gazal Bahtiyar mahkeme heyetinin karşısına çıktı. Sanıklar ve tanıklar saat 09.30'da duruşma salonuna alındı. Önce Arif Güran, ardından Enes Güran geldi. Peşinden anne Yüksel Güran içeri girdi. Sonrasında da Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar getirildi. Narin'in tutuksuz olan abisi Baran Güran salona çağrıldı. Tanık olarak dinlenen Baran Güran'a evdeki toplantılar soruldu.

09.30: SANIKLAR SALONA ALINDI

Sanıklar ve tanıklar sırayla saat: 09.30'da duruşma salonuna alındı. Önce Arif Güran, ardından Enes Güran geldi. Peşinden anne Yüksel Güran içeri girdi. Üzerinde dünkü siyah kıyafetleri var. Sonrasında da Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar getirildi. Narin'in tutuksuz olan abisi Baran Güran salona çağrıldı.

09:32 BARAN GÜRAN İFADESİ

İlk olarak ağabey Baran Güran ile duruşma başladı. 

Mahkeme Başkanı: Narin’in kaybolduğunu ne zaman öğrendin? 
Baran Güran: Akşam 8 sıralarıydı.
Mahkeme Başkanı: Bu olaylardan sonra aile kendi arasında toplantılar yapmış, amcalarınız eve kamera kurmuş, ne diyorsun?
Baran: Sayın hakim, gizli toplantı herkesin göreceği yerlerde mi yapılır? Bazen bakanlar geliyordu köye, misafirleri çıkarıyorduk. Kimseyle toplantı olmadı. Özel bir toplantı olsaydı köyde yapılmazdı.
Mahkeme Başkanı: Peki, kadınlar kavgası var mı?
Baran: Orada değildim. 
Mahkeme Başkanı: Kadınların neden kavga ettiği konusunda bilgi sahibi misin?
Baran: Küçük bir melek söz konusu olduğu için gerginlik çoktu.
Mahkeme Başkanı: Bu olay siz her şeyi biliyorsunuz, susuyorsunuz konusundan değil mi? 
Baran: Bence değil, orada masum bir çocuk var.

Nahit Eren: -Sana, "Narin nereye defnedilecek farklı bir yere defnedelim" dedim. Sen bana ne dedin?
 "Ne olursa olsun kendi köyüne gömülsün ama..."
 Ben sana hatırlatayım; "Bu konuda benim ve babamın dışında kimsenin söz hakkı yoktur" demedin mi?
Baran: Dedim. Nereye çekiyorsun beni? 7 saat Adli Tıpta beklettiniz, yaralı ağabey olarak babam karar versin" dedim.
 "Kim öldürdüyse ceza alsın" dedin. Ailem de olsa Nevzat da olsa ceza alsın dedin. Sen de bana bunun için vekalet verdin. Sanık avukatları vekâlet ilişkisi gizlidir soru sorulamaz diyerek itiraz etti.

Mahkeme başkanı "Sanık avukatlarının itirazı doğru" dedi. Bunun üzerine Baran cevap vermedi. Avukat cezaevindeki kardeşi Enes ile yaptığı kamera görüntülerini sordu. Baran: Kamera görüntüsü çok yayıldı nerden yayıldı bilmiyorum. Kardeşime "dik dur" dedim moral vermek için. Cezaevinde olduğu için sahipsiz mi bırakalım?

Aile Bakanlığı avukatı Baran Güran'a sordu:

Avukat: Sence ne oldu?
Baran: Biz kardeşimin kaçırıldığını düşündük.
Avukat: 19 gün kardeşin aranıyor. Aileniz yanlış yönlendiriyor, ne diyorsunuz?
Baran: Benim ailem karakol görmemiştir o yüzden yanlış ifade vermiş olabilirler.
Avukat: Enes madde kullanıyor mu şiddet uygular mı?
Baran: Kesinlikle öyle bir şey yok.
Avukat: Kolunu ısırdı.

"BEN DE KOLUMU DUVARA VURDUM"

Baran: Ben de kolumu duvara vurdum, bundan haberiniz var mı? Normal bir durum bu.
Avukat: Nevzat ile ilgili siz ne düşünüyorsunuz mesela ailenle dost mu?
Baran: Uzun zamandır konuşmuyoruz onu biliyorduk.

Sanık avukatı soruyor:
Avukat: Nevzat, Narin dışında başka çocuğa para verdi mi?
Baran: Vermemiş. Yaşıt çocuklara sorduk sadece Narin'e para vermiş.
Avukat: Sence Nevzat babanla tartışması sonucu bu cinayeti işlemiş olabilir mi?

"NEVZAT ÖLDÜRMÜŞ OLABİLİR Mİ?"

Baran: Olabilir. Nevzat çok soğukkanlı 50 cinayet işlemiş gibi.
Hakim: Baran, "Nevzat para verdi" dedin. Neden şüphelenmedin o sırada?
Baran: Normal olabilir.
HAKİM: Sen, "soğukkanlı, cinayet işlemiş gibi" dediğin için söylüyorum.
Baran: İnsan ilk kez cinayet işlemiş, insan korkar ama o babamın yanına geldi o derece soğukkanlı.
Salim Güran'ın avukatı soruyor:
- Ali Rıza Güran, Bahtiyar ailesine para teklif etti mi?
Baran: Asla, asla.
Avukat: Salim Güran nasıldı?
Baran: Amcam sürekli jandarmanın yanında arama yapıyordu.
Avukat: Salim Güran yeğenlerini döver mi?

"ENES, AMCAMIN KAFASINA SIKARDI"

Baran: Asla, hiç dövmez.
Avukat: Amcan ile annen arasında ilişki olduğu iddia ediliyor. Enes görse ne yapardı?
Baran: Kafasına sıkardı.
Baran Güran'ın sorgusu tamamlandı.

NARİN'İN AMCASININ OĞLU OSMAN GÜRAN DİNLENDİ

Narin'in amcasının oğlu Osman Güran tanık kürsüsüne çağrıldı.
HAKİM: Narin'in kaybolduğunu nasıl öğrendin?
Osman: Ben fabrikada çalışıyordum 'Narin kayboldu' dendi. Ben merkezde oturuyorum, gittiğimde Enes’i gördüm.
HAKİM: Ertesi gün aramalarda terlik bulunmuş.

BABA ARİF GÜRAN FENALAŞTI

Tanık olarak dinlenen Baran Güran’a müşteki sıfatı ile bulunan Eski Baro Başkanı Avukat Nahit Eren’in duygusal sözleri üzerine Baba Arif Güran, “Beni öldürün" dedi ve baba fenalaştı. Daha sonra Güran ailesine mensup bazı kişiler tepki gösterdi.

DURUŞMA SALONU KARIŞTI

Jandarma salona girdi ek güvenlik önlemi aldı. Mahkeme başkanı güran ailesinin arasına girdi sakinleştirmek için. Mahkeme başkanı her iki tarafın bulunduğu avukatlar dahil aile bireylerine yönelik “Sizi dışarıya çıkarırım” ifadesi kullandı.  Mahkeme başkanı “Ben kimseyi dışarıya çıkarmak istemiyorum lütfen. duruşma düzeni için polis arkadaşlar talimat veriyorum, söylediğim kişiyi yaka paça dışarıya atın” dedi. 

ARİF GÜRAN'A SAĞLIKÇILAR MÜDAHALE ETTİ

Baba Arif Güran fenalaştı. Hazır bekletilen ambulansta sağlıkçılar müdahale etti. O anları Ekol TV muhabiri Burak Emek görüntüledi. 

MUHAMMET KAYA DİNLENDİ

Tutuklu sanıklardan Muhammet Kaya tanık olarak kürsüye geldi.
Muhammet: Enes dayımın oğlu, Salim dayım olur. O sabah uyandım davetiye dağıtıyordum. Akşam 8'de Devran Güran haber verdi, 'Narin kayıp' diye. Biz de aramaya gittik.
HAKİM: Terliği bulduğun güne gelelim.
Muhammet: Süt almaya giderken terliği gördüm. Es geçtim sütü aldım. Dönüşte tekrar terliği gördüm alayım dedim aldım.

"YÜZLERCE KİŞİ GÖRMEDİ SEN NASIL GÖRDÜN?"

HAKİM: Oradan yüzlerce kişi geçti. Kimse görmedi de sen nasıl gördün? Acaba sana başka biri söylemiş olabilir mi?
Muhammet: Terliği aldım eve geçtim. Evde toplantı yapılacaktı komutan bağırıyordu. Ben de ona yardımcı olayım dedim. Sonra arabaya bindik. Osman arabada terliği fark etti. Baran'a atalım dedi fotoğrafı attı.

"TERLİĞİ NEDEN HERKESE GÖSTERMEDİN?"

HAKİM: Terliği unutmak biraz ilginç belki o yüzden tutuklusun. Neden herkese göstermedin?
Muhammet: Unuttum o panikle. Yüksel terliği gösterince ben olabilir dedim, ki kızın terliği vardı ama sonra baktık numarası farklı. Anladık Narin'in olmadığını.
SAVCI: Salim seni bilmediğin biri ile ayın 22'sinde bir yere göndermiş. Neresi orası?
Muhammet: Bilmiyorum, belki dayım istihbarattan biri ile göndermiştir beni.
Muhammet Kaya gözaltındayken darp edildiğini söyledi.
Muhammet: 9 saat boyunca darp ettiler. Jandarma bana "katil" dedi.
Muhammet Kaya'nın ifadesi tamamlandı.

MAŞALLAH GÜRAN İFADELERİ 

Muhammet Kaya’nın tanık ifadesi sona erdi ve Maşallah Güran getirildi. Mahkeme Başkanı, yemin için herkesi ayağı kaldırdı. Maşallah Güran yemin etti.

Mahkeme Başkanı Maşallah Güran’a sordu: "Kadınlar kavgası nedir?"  

Maşallah Güran: Narin’in bulunduğu gün Hülya komutan geldi, Yüksel’e haber verdi, 'Başın sağ olsun' dedi. Yüksel de, 'Hani bana söz vermiştin,' dedi. O anda çığlık attı, bayıldı. Sonra ekip onu ambulansa aldı.  Ben de dedim, 'O Narin, hangi şerefsizler sana kıydı? Allah belanı versin.' Özür diledim küfür için.  

"ERKEKLER SİZİN AĞZINIZI KAPATMAYA ÇALIŞMIŞ..."

Mahkeme Başkanı: Burada küfür serbest, her şeyi anlat.  Her şeyin herkes tarafından bilindiğini söylemişsin, beni konuşturmayın demişsin.  
Maşallah Güran: Hayır, kesinlikle öyle demedim.  
Mahkeme Başkanı: Erkekler sizin ağzınızı kapatmaya çalışmış.  
Maşallah Güran: Hayır, öyle bir şey yok.
Mahkeme Başkanı: Birsen’in ağzını kapatanlar oldu mu?

NARİN'İN KOŞARAK GİTTİĞİ VİDEO SORULDU

Mahkeme Başkanı, Maşallah Güran’a sordu: Salim sizi ifade için yönlendirdi mi?"
Maşallah Güran: Hayır, kesinlikle olmadı.  
Mahkeme Başkanı: Siz bizim eve geldi diyorsunuz ama.  
Maşallah Güran: Narin hep bizdeydi, hep aklımdaydı. Aklıma o geldi. 17.40’ta Mina geldi…  
Mahkeme Başkanı: Şimdi Narin’in koşarak gittiği video var. O sırada size mi geliyordu?
Maşallah Güran: Evet, bize geldi. Kızlarım evde değil diye camiye gitti. 
Mahkeme Başkanı: Yani o videodan önce sizin evinize geldi. Peki, iddia makamının iddiası şu: Birsen ve Melike, Salim’in size geldiğini ve başka saat söylettiği belirtiliyor.  
Maşallah Güran: Öyle bir şey yok, sayın hakim.  
Mahkeme Başkanı: Kızınıza 17.40’ta söyle demiş.  
Maşallah Güran: Bilmiyorum.  
Mahkeme Başkanı: Salim evinize geldi mi peki o gün?  
Maşallah Güran: "18.30 sıralarında geldi."  

"SALİM'DE ŞÜPHELİ BİR ŞEY SEZDİN Mİ?"

Mahkeme Başkanı, Maşallah Güran’a sordu:
"Salim’de şüpheli bir şey sezdin mi?"  
Maşallah Güran: "Her zamanki haliydi."  
Mahkeme Başkanı: "Panik ve heyecan var mıydı?"  
Maşallah Güran: "Yoktu."  
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’ı tanır mısın?"  
Maşallah Güran: "Komşumuzda."  
Mahkeme Başkanı: "Nevzat ve Güran ailesinin arası nasıldı?"  
Maşallah Güran: "Bugüne kadar iyiydi, bu saatten sonra bizim için bittiler."  
Mahkeme Başkanı: "Niye?"  
Maşallah Güran: "Şüphe ona gidiyor."  
Mahkeme Başkanı: "Şüphe Enes’e de, Salim’e de, Yüksel’e de gidiyor."  
Mahkeme Başkanı: "O kamera görüntülerini çıkarın lütfen."  
Maşallah Güran: "Çıkacak."  

"ENES VE YÜKSEL ÖLDÜRÜR MÜ?"

Mahkeme Başkanı: "Nevzat’la husumet yok mu?"  
Maşallah Güran: "Yoktu."  
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’ın birini öldürme ihtimali var mı?"  
Maşallah Güran: "Bu ana kadar yoktu."  
Mahkeme Başkanı: "Salim’in var mı?"  
Maşallah Güran: "Yok."  
Mahkeme Başkanı: "Enes ve Yüksel öldürür mü?"  
Maşallah Güran: "İnanmıyorum."  
Mahkeme Başkanı, Maşallah Güran’a sordu: "Sizin eviniz nerede?"  
Maşallah Güran: "Köyde."  
Mahkeme Başkanı: "Neresinde?"  
Maşallah Güran: "Tepenin altında."  
Mahkeme Başkanı: "Arif’in evi ile ne kadar mesafe var?"  
Maşallah Güran: "Bilmiyorum."  
Mahkeme Başkanı: "Sizin evinizden Ariflerin evini görebiliyor musunuz?"  
Maşallah Güran: "Yok."  
Mahkeme Başkanı: "Yüksel ilk size geliyor değil mi, Narin nerede diye?"  
Maşallah Güran: "Evet."  
Mahkeme Başkanı: "15.15-15.30 arasında Yüksel’in evinde bir hareketlilik gördün mü?"  
Maşallah Güran: "Görmedim."  
Mahkeme Başkanı: "Nevzat’ın evini görebilir misin?"  
Maşallah Güran: "Göremem."  
Mahkeme Başkanı: "Hareketlilik duymadın mı?"  
Maşallah Güran: "Duymadım."  

"NARİN KAYBOLDUKTAN SONRA BİR HALI YIKAMASI OLDU MU?"

Savcı (kadın), Maşallah Güran’a sordu: "Birsen, ilk beyanı ile ilgili Maşallah Güran’ın yanına geldi. Ses net duyulmuyor."  
Savcı: "Birsen’in ifadelerini soruyor."
Diyarbakır Barosu'ndan bir avukat, Maşallah Güran’a soruyor: (Mahkeme Başkanı ayakta dinliyor)
"Salim o gün sizin evinize geldiğinde telefonla görüştü mü?"  
Maşallah Güran: "Ben o sırada yukarı çıktım, geldiğimde yoktu zaten."  
Avukat: "Enes sizin eve gelip Narin'i sordu mu?"  
Maşallah Güran: "Yok, ben Enes’i görmedim. Narin annesinden izin alıp benim geç saate kadar dururdu, annesi güvenirdi."  
Avukat: "Peki, annesi size gönderdiği zaman teyit eder miydi, geldi mi vs. diye?"  
Maşallah Güran: "Yok, bende olunca rahat olurdu."  
Avukat: "Narin kaybolduktan sonra bir halı yıkaması oldu mu?"  
Maşallah Güran: "Hayır."  
Mahkeme Başkanı, Maşallah Güran’a sordu:
"Narin size geldiğinde, Yüksel sizi arar mıydı genel olarak?"  
Maşallah Güran: "Narin, annesinden izin alır, öyle gelirdi."  
Mahkeme Başkanı: "Karanlık olunca nasıl dönerdi?"  
Maşallah Güran: "Ya oğlum bırakırdı ya abisi gelirdi."  

ENES GÜRAN, YENGESİNE SORU SORDU

Mahkeme Başkanı, Yüksel, Enes ve Salim Güran’a seslendi: "Tanıklara soru sormak istiyor musunuz?"  Enes soru sormak istedi.
Enes Güran: "Yenge, ben annemin yanındayım, beni gördün mü tepede? Muhammet de yanımdaydı."  
Maşallah Güran: "Görmedim."  

SALİM GÜRAN, MAŞALLAH GÜRAN'A SORU SORMAK İSTEDİ

Salim Güran, Maşallah Güran’a soru sormak istedi. Ne dediği anlaşılmadı; yüksek sesle bir şey söyledi. Mahkeme Başkanı müdahale ederek, soruyu iptal etti.  
Sanık avukatı, Maşallah Güran’a sordu: "Arif ile Nevzat arasında bir araç yüzünden gerilim olmuş. Daha sonra Gazal Bahtiyar, Nevzat Bahtiyar’ın eşi, 'Hakkımı helal etmiyorum, parayı verdik zor durumda kaldık,' demiş."  
Maşallah Güran: "Benim evimde böyle bir şey olmadı."  
Sanık avukatı: "Narin’in kaybolmasının ardından Gazal Bahtiyar, 'Biz buralardan gideceğiz,' dedi mi?"  
Maşallah Güran: "Hayır. Şunu söylemek istiyorum, yangın çıkmadan önceki gün Yüksel’lerdeydik, Yüksel ağladı, sigara verdim. Rüya gördüm, ‘köy yanıyordu,' dedi. Sonraki gün köy yandı. Böyle bir şey olabilir mi?"  
Mahkeme Başkanı araya girdi:  "Olur, olur, rüyalar alemi diye bir şey var."  

BABA ARİF GÜRAN'IN DURUMU İYİ

Arif Güran'ın ambulans ile hastaneye kaldırılmasının ardından durumunun iyi olduğu öğrenildi. 

ÇOCUK M.E.G. HAKİM KARŞISINDA

Tanık çocuklar, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile dinlenecek.  
Mahkeme, kısa aranın ardından başladı. Çocuk M.E.G dinleniyor. Psikolog eşliğinde soru soruluyor.

Pedagog, çocuk M.E.G.’ye sordu: "Narin o gün camiye gitti. Kim kim evdeydiniz, neler yaşandı. Anlatabilir misin?"  
M.E.G.: "Narin gittikten sonra Enes abimle oyun oynadık. Annemin telefonu ile oynuyorduk, o da annemin telefonu ile oynuyordu. 2 el attık, çıktık."  
Pedagog: "Saat kaç gibiydi?"  
M.E.G.: "Saati hatırlamıyorum."  
Pedagog: "Saat 16.30’a kadar evde uyudun mu?"  
M.E.G.: "O saatlerde bakkalın oraya indim."  
Pedagog: "Şimdi tekrar sorayım, siz PUBG oynadınız. Sen uyandığında evde kimler vardı?"  
M.E.G.: "Annem vardı ve Eren vardı."  
Pedagog: "Abinin evden çıkma zamanı ne zamandı?"  
M.E.G.: "Bilmiyorum."  
Pedagog: "Hediye yengeni gördün mü?"  
M.E.G.: "Geldiğini görmedim."  
Pedagog: "Nereden biliyorsun geldiğini?"  
M.E.G.: "Eren dedi."  
Pedagog: "Ne dedi?"  
M.E.G.: "Gördüm dedi."  
Pedagog: "Sonra nereye gittin?"  
M.E.G.: "Bakkala gittim."  
Pedagog: "Kim vardı?"  
M.E.G.: "Abim vardı. Ben eve giderken Enes abim oradaydı, konuşuyorlardı."  
Pedagog: "Ne konuşuyordu?"  
M.E.G.: "Bilmiyorum, Ufuk Kaya vardı.  Abimin terliği yoktu, Osman’a gelince bana terlik al dedi. Sonra Osman Dörtyol’a gitti, terlik baktı. O sırada annem sofrayı bıraktı, Narin’i çağır dedi. Sonra koltuğun üzerine çıktım, camdan Melike, 'Narin orada mı?' dedim. 'Yok' dedi. Sonra annem gitti, yengem Maşallah oradaydı. "Yengem yok dedi. Sonra yengem Hediye'yi aradı. Ben onların evine gittim. 'Narin orada mı?' dedim, yok dedi." 

Pedagog: "Bu aralar saat kaç gibiydi?"  
M.E.G.: "Karanlık olmuştu."  

"SALİM AMCAN NEREDEYDİ?"

Pedagog: "Salim amcan neredeydi?"  
M.E.G.: "Onu okulun orada gördüm."  
Pedagog: "Okulda görünceye kadar hiç görmedin mi?"  
M.E.G.: "Kimi?"  
Pedagog: "Salim amcanı."  
M.E.G.: "Yok, görmedim. Sonra Salim’in evine gittik, Gizemgil açtı kapıyı."  
Pedagog: "Nevzat’ın da evi çok yakın değil mi?"  
M.E.G.: "Oraya gitmedik."  
Pedagog: "Peki, onlar duymadı mı siz ararken?" 
M.E.G.: "Yok."  
Pedagog: "Onlara bir şey söylediniz mi?"  
M.E.G.: "Halit Zeyno orada oradaydı, Narin’i arıyoruz dedim."  

Mahkeme Başkanı araya girdi:  "Net bir şekilde soralım. Hediye yengen geldiğinde kim kapıyı açtı, sorusunu yöneltir misiniz uygun bir dille?"  
Pedagog, tekrar sormaya başladı: "Hediye yengen geldiğinde evde kim vardı?"
M.E.G.: "Eren açmış."  
Pedagog: "Sen orada mıydın?"  
M.E.G.: "Yok."  
Pedagog: "Neredeydin?"  
M.E.G.: "Evde."  
Pedagog: "Neresinde?"  
M.E.G.: "Oturma odasındaydım."  
Pedagog: "Başka kim vardı?"  
M.E.G.: "Annem vardı. Bir koltukta annem, diğerinde abim uyuyordu."  
Pedagog: "Sen Hediye yengenin geldiğini kendin gördün mü?"  
M.E.G.: "Kendim görmedim."  
Pedagog: "Hediye yengen ikinci kez daha gelmiş, o zaman sen ne yapıyordun?"  
M.E.G.: "Hatırlamıyorum."  
Pedagog: "Sen Eren söyledi dedin, birinciyi mi söyledi, ikinciyi mi?"  
M.E.G.: "Birinciyi." 
Pedagog: "Sen saatten emin misin peki?"  
M.E.G.: "Saat 16.30 gibiydi."
Pedagog: "Bazı şeyleri hatırlamıyorsun ya, saati nereden hatırlıyorsun?"  
Mahkeme Başkanı: "Hatırlamıyorsa zorlamayalım. Ben size iddiayı anlatayım, siz uygun bir dille anlatın. Söz konusu Narin’in cansız bedeninin evde olmasıyla ilgili."  

Savcı, pedagoga sorduruyor: Pedagog: "Kerem Güran seninle birlikte çeşmeye gittiğini belirtiyor. Saat 15.00 gibi."  

M.E.G.: "Saati öyle değil."  
Pedagog: "Sende bir yanılma olabilir mi?"  
M.E.G.: "Saati hatırlamıyorum ama çeşmeye gittim."  

"ABİN ENES'İN KENDİSİ ISIRMASI..."

Pedagog: "Abin Enes’in davranışı nasıldı?"  
M.E.G.: "Ben iki üç geç bayıldım."  
Pedagog: "Evet, çünkü endişelendin ama abinin davranışları nasıldı?"  
M.E.G.: "Abim mısır tarlasına gidip aradı."  
Pedagog: "Peki, kendini ısırması, yüzündeki morluklar nasıl olmuş, biliyor musun?"  
M.E.G.: "Yok."  
Mahkeme Başkanı: "Kadınlar arasındaki tartışmanın ulaştığı söylemiyor, sorar mısınız?"  
Pedagog soruyor: "Narin'in kaybolduğu gün kadınlar arasında bir tartışma oldu mu?"  
M.E.G.: "Ben görmedim, babamın yanındayım."  
Mahkeme Başkanı: "Tamam, görmedim diyorsa tekrar sormayalım."  
Pedagog: "Narin kaybolduktan sonra kimse Enes’e kızdı mı, kimse Enes’e sataştı mı?"  
M.E.G.: "Yok, olmadı."  
Pedagog: "Şimdi sen evden ilk çıktığında Enes’in yanında kim vardı?"  
M.E.G.: "Muhammet ve Yağmur vardı."  
Pedagog: "Enes hiç Tahirlerle birlikte miydi?"  
M.E.G.: "Bilmiyorum." 
M.E.G., Salim Güran'ın eve gelmediğini iddia etti.

NARİN’İN 6 YAŞINDAKİ KARDEŞİNİN İFADESİ ALINACAKTI, İPTAL EDİLDİ 

Pedagog: "Hiç annenin yanınıza geldi mi? Enesler bir aradayken?"  
Çocuk M.E.G.: "Hayır. Bir şey diyeceğim. Eren durmuyor, ikide bir gitmek istiyor, söylemek istedim."  
Sanık Avukatı: "Biraz hassasiyet."  
Mahkeme Başkanı: "Tamam, son soru…" (Eren ağlayıp bağırmaya başladı)
Mahkeme başkanı: "Eren’i içeri alın."   (Eren ağlıyor, 6 yaşlarında.)  
Sanık avukatları hassasiyet talep etti.  
Mahkeme başkanı: "İki çocuğun da ifadesi alınmasın tamam."

MAHKEME BAŞKANI: BUNU SÖYLEMEKTEN UTANIYORUM

Mahkeme salonunda ifadesi alınan çocuklarla ilgili tartışma yaşandı.   Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın avukatı: "Çocuğun dinlenmesi gerekiyor" dedi.  

Mahkeme Başkanı: "Size bunu izah etmekten utanıyorum." (Sesi yükseldi, sinirlendi.)  

"BARAN, KARDEŞLERİNİN YANINA GİT" 

Baran Güran tekrar duruşma salonuna geldi. Mahkeme Başkanı, "Baran, kardeşlerinin yanına git" dedi. Salon sakinleşti.  9 yaşındaki M.K. ifade veriyor. 

Pedagog: "Sen Narin’i kaybolduğu gün gördün mü?"  
M.K.: "Camide gördüm."  
Pedagog: "Sonra Narin’i nerde gördün?"  
M.K.: "Bakkaldan geliyordu."  
Pedagog: "Narin, ne yapıyorsun dedim."  
M.K.: "Bakkaldan geldim" dedi.  

SALİM GÜRAN'IN KIZI HAKİM KARŞISINDA

Salim Güran’ın kızı, 16 yaşındaki G.G. SEGBİS ile ifade vermek üzere pedagog eşliğinde anlattı.
Pedagog: "Baban kaçta çıktı?"  
G.G.: "15.30 gibi babam çıktı."  
Pedagog: "Nereye?"  
G.G.: "Tarlaya gitmiş."  
Pedagog: "Sonra ne oldu?"  
G.G.: "Eve gelmedi."  
Pedagog: "Sonra babanı ne zaman gördün?"  
G.G.: "Babam eve gelmedi. Narin kaybolunca babamı aradım."  
Pedagog: "O zaman saat kaç gibiydi?"  
G.G.: "Karanlıktı.. Yüksel yenge geldi, kalktı çaldı."  
Pedagog: "Peki, baban 15.30 gibi evden çıktı ya, hiç telefonla konuşup sana bir şey söyleme dedi mi?"  
G.G: "Hayır."

Mahkeme Başkanı araya girdi: "Kendisi evden çıkmış mı? Hiç, babası evden çıktıktan sonra eve gelen oldu mu?"  
Pedagog: "Peki, baban evden çıktıktan sonra siz ne yaptınız?"  
G.G.: "Oturduk."  
Pedagog: "Evde kimler vardı?"  
G.G.: "(Duyamadım.)"  
Mahkeme Başkanı araya girdi: "Enes eve gelmiş mi, hiç sorar mısın?"  
Pedagog: "Enes sizin evinize gelmiş mi?"  
G.G.: "Hayır, hiç gelmedi. Ben de evden hiç çıkmadım." 
Mahkeme Başkanı, "G.G.’ye teşekkür ederiz" dedi ve Melike Güran'ın çağrılmasını istedi.

"PARMAĞINI SALLADI..."

Pedagog, Melike Güran’a sordu: Pedagog: "Melike, şimdi Narin’in kaybından sonra kavga olmuş. Anlatır mısın?"  
Melike: "Narin kaybolduğu gün kadınların arasında kavga oldu. Yüksel yengemi ambulansa götürdüler. Narin’in teyzesi, annem ve Birsen parmağını salladı, ben de sinirle ayağa kalktım. 'Yeter, biz bir şey bilmiyoruz' dedim."  
Pedagog: "Yasemin neden öyle dedi?"  
Melike: "Annemler çok ifadeye gelip gitti. Herkes herkesten şüpheleniyordu, bence ondan."  
Pedagog: "Peki annen kavga esnasında bir şey dedi mi Yasemin’e?"  
Melike: "Hayır, annem ona bakıyordu."  
Mahkeme Başkanı: "Narin ne zaman eve geldi, sorar mısın?"  
Pedagog: "Narin olay günü size geldi mi?"  
Melike: "Kapı çaldı, 'Narin,' dediler, ben Narin’i görmedim, köydekiler hep 17.00-18.00 diyordu."  
Pedagog: "Melike, bu olaylardan sonra İstanbul'a gidip geldi. Konuştunuz mu?"  
Melike Güran: "Bize geldi ama hiç konuşmadık."  
Pedagog: "Anneniz ya da ablanız konuştu mu?"  
Melike Güran: "Hayır."  
Pedagog: "Saat konusunda Enes’in size telkini oldu mu?"  
Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren araya girdi: "Enes’in ‘bu saatte görmeniz imkansız’ gibi söylemi olmuştu. Bunu sorar mısınız?"  
Pedagog sordu: "Melike, bu konuda ne düşünüyorsun?"  
Melike Güran: "Hayır, ben duymadım."  

ÇOCUKLARIN İFADELERİ SONA ERDİ

SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile ifade vermek üzere adliye içerisindeki A.G.O. (Aile Gelişim Odası) odasında bulunan çocukların ifadesi tamamlandı.  Mahkeme Başkanı, "Çocukları çıkarıp evlerine gönderebilirsiniz" dedi.

NARİN'İN ANNEANNESİ HAKİM KARŞISINDA

Narin’in İstanbul’da yaşayan anneannesi tanık olarak mahkemeye geldi. Türkçe bilmediği için, Kürtçe bilen bir jandarma görevlisi, ifadesinin tercümesini yaptı.  Mahkeme Başkanı kadınlar arasındaki kavgayı sordu, anneanne de ben şahit olmadım dedi.

SALİM GÜRAN'IN EŞİ TANIK OLARAK DİNLENİYOR

Salim Güran'ın eşi Melek Güran tanık olarak dinleniyor. 
"Eşim geldi, 'Açım' dedi, bir şeyler hazırladım. Kızların yanına gittim, kızlarım da kıyafetlerini giymişlerdi. Babalarına gösterdiler, babaları 'Çok güzel olmuş,' dedi."
Mahkeme Başkanı: "Eşiniz ne yedi?"  
Melek Güran: "Kahvaltılık hazırlamıştım."  
Mahkeme Başkanı: "Kaç gibi çıktı?"  
Melek Güran: "Hatırlamıyorum."  
Mahkeme Başkanı: "Evinize başka biri geldi mi?"  
Melek Güran: "Hayır."  
Mahkeme Başkanı: "Enes geldi mi?"  
Melek Güran: "Hayır."  
Mahkeme Başkanı: "Siz dışarı çıktınız mı?"  
Melek Güran: "Çıkmadım."  
Mahkeme Başkanı: "Kızlarınız çıktı mı?"  
Melek Güran: "Hayır, onlar da evdeydi."  
Mahkeme Başkanı: "Peki, bu olaylardan sonra eşinizin hareketlerinden şüphelendiniz mi?"  
Melek Güran: "Hayır, kesinlikle şüphelenmiyorum."  
Mahkeme Başkanı: "Eşinizin bazı yönlendirmeleri oldu mu?"  
Melek Güran: "Nasıl?" 
Mahkeme Başkanı: "Eşiniz jandarmayı yönlendirmiş Narin bulunamasın diye, iddia bu. Yaşandı mı böyle bir şey?"  
Melek Güran: "Hayır."  
Mahkeme Başkanı: "Dosyada şöyle bir iddia var: Kızınızın telefonu 15.39’da aranmış."  
Melek Güran: "Hayır, böyle bir şey olmadı, çarşıda aradım o kadar." 

EŞİNİZ NARİN'İ ÖLDÜRMÜŞ OLABİLİR Mİ?

Diyarbakır Barosu Eski Başkanı Nahit Eren, Salim Güran’ın eşi Melek Güran’a soruyor: Nahit Eren: "Olay günü için demiyorum. Sen Hediye’yi 3-4 defa cevapsız kalacak şekilde başka bir zaman aradın mı?"  
Melek Güran: "Hatırlamıyorum."
Salim Güran’ın avukatı, Salim Güran’ın eşi Melek Güran’a soruyor:
Avukat: "Çocuklarınız ile Narin oynar mıydı?"  
Melek Güran: "Evet, hep kapıda oynarlardı."  
Avukat: "Peki, DNA bu yüzden bulaşmış olabilir mi?"  
Melek Güran: "Olabilir."  
Avukat: "Eşiniz Narin’i öldürmüş olabilir mi?"  
Melek Güran: "Hayır."

NARİN'İN KUZENİ BİRSEN GÜRAN İFADESİNİ DEĞİŞTİRDİ

Diyarbakır Barosu avukatı, Birsen Güran’a soruyor:
Avukat: İlk ifadenizde sorun var mıydı?
Birsen Güran: Sorun vardı. Yüksel yengemden duyduğumu söylemiştim.
Avukat: Olaydan 8 gün sonra yine ifade veriyorsunuz, burada baskı gördünüz mü?
Birsen Güran: Kim tarafından?
Avukat: Kötü muameleye maruz kaldınız mı?
Birsen Güran: Kötü muameleye maruz kaldım. Beni, benim özel hayatımla… (avukat anlatmasını istemedi) Kimseye suç duyurusunda bulunmadım, korkuyorum.
Mahkeme Başkanı avukatlara "dinlenen tanıklar salonda dursun mu?" diye sordu. Tanıkların salonda durmasına karar verildi. 

MAHKEMEYE ARA VERİLDİ

Narin Güran duruşmasına saat 16.00'a kadar ara verildi. 

SON DURUM: ARİF GÜRAN HASTANEDE YATACAK

Ekol TV muhabiri Burak Emek, duruşmayla ilgili son bilgileri aktardı. Hastaneye kaldırılan Arif Güran ile ilgili son bilgileri paylaşan Emek, baba Güran'ın birkaç gün hastanede yatırılacağını söyledi. İşte Emek'in açıklamaları;

Baba Arif Güran hastaneye kaldırılmıştı. O anları Ekol TV olarak biz kaydetmiştik. Kan şekeri değeri kritik seviyede düşmüş durumda. Doktorların ortak kararı, bir kaç gün hastanede yatacağı yönünde.

Baran Güran ile başlamıştı duruşma. Mahkeme başkanı kendisine neler olduğunu sordu. O da Tavşantepe Mahallesi'ne sonradan geldiğini, olaydan akşam saatlerinde haberdar olduğunu söyledi.

16 yaşındaki Salim Güran'ın kızı G.G., Maşallah Güran'ın 16 yaşındaki M.G.'de pedegog eşliğinde ifade verdi. Salim Güran'ın eşi Melek Güran da ifade verdi. Duruşma saat 16.00 itibarıyla başladı.

Gündem Haberleri