Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan bir yazıya tepki gösterdi. Söz konusu yazıda, "Polis Sendikası" isimli sosyal medya hesabını yöneten Levent A.’nın, Süleyman Soylu ve kızıyla ilgili iddialarına yer verildi. Bu iddialar, gazete tarafından köşe yazısında ele alınırken, Soylu bunu karalama kampanyası olarak nitelendirdi.
"HANGİ HELALLİĞE TABİ OLACAKLAR?”
Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, kendisi hakkında iddiaları yayımlayanları hedef alarak, "Hakkımda tüm iftira ve karalama kampanyalarını sipariş üzerine yaptıran bu kişiler, acaba hangi 'helalliğe' tabi olacaklar?" ifadelerini kullandı.
CUMHURİYET GAZETESİNE ÇAĞRI YAPTI
Soylu, yazıya tepki gösterirken, "Bir tane vicdanlı insan yok mu?" diyerek Cumhuriyet Gazetesi'ni eleştirdi. Tartışma, Soylu'nun açıklamalarıyla sosyal medyada da geniş yankı buldu. Soylu’nun yaptığı açıklama şöyle:
Her fırsatta bitmek bilmeyen kin ve iftiralarınızla karşılaşıyoruz. Cumhuriyet Gazetesi’nde bu yazıya “itiraz edecek”, “yanlış yapmışsın” diyecek bir tane vicdanlı insan yok mu?
Hakkımdaki tüm iftira ve karalama kampanyalarını sipariş üzerine yaptıran bu kişiler acaba hangi “helalliğe” tabi olacaklar?
1. Bir İçişleri Bakanı’nın kızı, kendi evinde otururken, Baltalimanı Polisevi yerleşkesindeki, on yıllar önce bakanlara tahsis edilmiş (bir tanesi de Emniyet Genel Müdürü’ne tahsisli) bir konuta geçici ve kısa süreliğine neden taşınır?
Ortaya çıkan “güvenlik tehdidi” yüzünden. Evet, güvenlik tehdidi sebebiyle..
2. Buna rağmen, iftira edildiği gibi Baltalimanı Polisevi’nde hiçbir şekilde kalınmamıştır. Üstelik, ücretini ödeyerek herkes gibi orada kalmak mümkün olabilirdi, ancak yine de “hiç”kalınmamıştır. Kahvaltı ve yemek servisi istenmiş olabilir; ki benim gittiğimde, bu hizmet de ücreti karşılığında alınmıştır.
3. İçişleri Bakanı ve aile fertleri için tahsis edilen konutun fotoğrafını çekip sosyal medyada yalanlarla servis etmek, ayrıca bakana karşı hakaret içeren ifadeler kullanmak… Üstelik bunun bir polis memuru tarafından yapılması ne kadar doğru?
Polislik bir disiplin mesleğidir. Bu nedenle, elbette ki bu konuda disiplin soruşturması ve yargı süreci işleyecekti. Kanunun izin vermediği bir sendikacılık bahanesiyle (Bu bahanede sonradan uydurulmuş) bu suç ne kadar örtbas edilebilir?
4. Ayrıca sözde Antalya’da dışarıdan birilerine bu konu ile ilgili taciz yaptırdığıma dair iddialar akıl almaz bir iftiradır, bu iftiranın ispatlanmaması hukukun karşısında sorumluluk gerektirecektir. Bu sözde taciz konusunun bu köşe yazarı dışında da takipçileri veya meraklılar varsa bence hemen harekete geçmeliler.
5. Evet, kızımın o dönem için tahsis edilmiş koruma polisleri vardı. Çünkü terör örgütü elebaşlarından birinin sözünü unutmuş olabilirsiniz. Size hatırlatayım:
“PKK kimsenin ailesi ve çocuklarıyla uğraşmaz. Süleyman Soylu hariç.”
Yıllardır bu iftiralarınızla bir arpa boyu yol alamadınız, bundan sonra da alamayacaksınız. Çünkü doğruların yardımcısı Allah’tır.”
Halk TV de eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bakanlık döneminde Çekmeköy’de yaklaşık değeri 80 milyon TL olan havuzlu bir villa aldığını öne sürmüştü. Habere cevap veren Süleyman Soylu, “Evi terör örgütlerine yine sizin tarafınızdan ifşa edilen oğlum tadilat karşılığında kiracı olarak taşınacaktı. Daha önce ifşa olan, Halk tv sahibinin de oturduğu, aynı yerde oturmaya devam edecek. Gazeteci olan son cümleden yeni bir haber daha çıkartır, hadi bakalım…” demişti.