Ekol TV’den Güray Ervin’in haberine göre; 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremler sadece şehirleri değil insanların ruh sağlığını da tahrip etti. Kendisin de depremzede olan Psikolog Ulaş Kondakçı depremin hemen ardından depremzedelerle görüşmelere başladı. Kendisi gibi gönüllü psikologlarla çocuk ve kadınlar için grup terapileri düzenledi. Çocukların korkularını resimlere de yansıttıklarını gördü. Yetişkinlerde takıntı, ilişki sorunları ve tahammülsüzlük gibi problemler öne çıktı.
“KİMSEYİ ÇOK FAZLA SEVMEYİN”
Depremzede ve psikolog Ulaş Kondakçı’nın Hatay hakkında yaptığı değerlendirme ve psikolojik yıkımı gösteren açıklamaları şöyle oldu:
2 yılın ardından psikolojik problemlerin baş göstereceğini düşünüyorum. Kayıpları olan insanlarla görüştüğüm zaman hepsi ölümü kabul etmiyor. Bir annenin her zaman bana söylediği şu söz vardı: ‘Lütfen kimseyi çok fazla sevmeyin, çünkü sevince gidiyor.'
ORTAMDA UMUTSUZLUK HAKİM
2019 yılından beri Hatay sahasında çalışma yapıyorum. 6 Şubat’ta iş yerini ve evini kaybetmiş bir depremzedeyim. O günden bu yana sahada çalışmalarımı yürütmeye devam eden bir uzmanım. Bizim de bir depremzede ve bir uzman olmamız sahaya inmemize de yardımcı oldu. Bu süreçte çocuk ve ergenlerde, orta yaşlılarda umutsuzluğun olduğu bir ortamı gördük. Sahada en çok çalışmalar çocuklara ve kadınlara yönelik yapıldı.
ÇOCUKLAR ERTELENDİ
Günün sonunda gidip yattığı, kaldığı, barındığı yer konteyner. Geniş bir ailenin 21 metrekarede bütün ihtiyaçlarını karşılaması da ayrı bir kaostu. Bu şekilde aslında çocuklar bir taraftan ertelendi.
BARINMA İLE İLGİLİ SORUN YAŞIYOR
Oradaki birçok çocuğun resimlerinde ev figürlerinin olduğunu gözlemliyoruz. Bu çocuk psikolojik problemlerin dışında barınma ile ilgili de sorun yaşıyor, konteyner kentte kalmasından kaynaklı.
İÇİNDEKİ ACILARI SİMGELİYOR
Kırmızı renginin kendi içindeki acıları simgelediğini ve yaşadığı travmaları hatırlattığı için çizdiğini söylüyor.
YETİŞKİNLER İNANMA KABİLİYETİNİ KAYBETTİ
Yetişkin problemlerinde özellikle takıntılar ve beraberinde en çok ilişki sorunu gözlemliyorum. Depremden sonra insanların ruh hali değişti, insanların birbirine tahammülü kalmadı. Çünkü artık kimseye inanmıyor. İnanma kabiliyetini kaybetti.
BURADAKİ ACILAR ÇOK BÜYÜK
Buradaki acılar çok büyük. Bir gecede 44-45 kişiyi kaybeden insanı düşünün… Hayatından 44 kişi bir anda gidiyor. Depremzede olmam beraberinde o insanları anlamamı da getirdi.
YALNIZ OLMADIĞIMI GÖRDÜM
Onları anlamam kadar benim de kendimi anlamamı sağladı. Yalnız olmadığımı gördüm. Hatay’dan birinin bir şey yaptığını görmek diğer insanlara da teşvik oluyor. Onlar da bir şey yapmaya çalışıyor.
KURTARAMADIĞIMIZ İNSANLAR OLDUĞUNU KABUL ETMELİYİZ
Ama gerçeği kabul etmem gerekirse herkes Hatay’da bir şeyler yapmaya çalıştı. Dışarıdaki insanlar da bize fayda sağladı. Orada gerçekten desteğe ihtiyacımız vardı. Ama çok çalışmak bütün deniz yıldızlarını kurtaracağımız anlamına gelmiyor. Kurtaramadığımız insanların da olduğunu kabul etmemiz gerekiyor.
“BANA ÇOK KATKISI OLDU”
Depremzede Selda Mahir, “Bu travmalarımı atlatmak için psikologlardan yardım aldım. Yetişkin grup terapilerine katıldım. Bana çok katkısı oldu. Elimden geldikçe grup terapisine katılıyorum, başkasını dinlemek bana iyi geliyor” ifadeleriyle psikolojik destek almanın kendisine getirdiği faydaları aktardı.