Beşar Esad'ın 61 yıllık rejimi devrilirken ardından kalan korkunç kalıntılar gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. "Filistin Şubesi" olarak adlandırılan sorgu binası objektiflere yansıdı.
BİNLERCE KİŞİ İŞKENCEYE MARUZ KALDI
Özellikle de "terör" suçlamasıyla bu merkezde tutulan on binlerce insan uzun süre korkunç işkencelere maruz kaldı. Esaret altında dış dünya ile ilişkileri tamamen kesilen insanların yaşadıkları, Filistin Şubesi'ni bir toplumsal korku unsuru haline getirdi. Halk arasında rejim korkusuyla insanlar birbirlerine "Filistin Şubesi'ne mi düşmek istiyorsun?" diyerek uyarır oldu.
VAHŞETİ BİR KEZ DAHA GÖZLER ÖNÜNE SERDİ
Suriye halkına dehşet veren ve insanlık dışı şartların hakim olduğu "Filistin Şubesi" görüntüledi. Kayıtlarda çöken Esad rejiminin vahşetini yansıtan merkezdeki insanlık dışı şartlar objektiflere yansıdı. Mahkumların duvar yazılarında da "kabus" olarak nitelendirilen, merkezin alt katlarında insanların tutulduğu küçük hücreler ve koğuşlar bulunuyor. Havalandırmanın neredeyse hiç olmadığı bu bölmelerde insanların karanlıkta ve soğuk havada yerlerde dip dibe uyudukları anlaşılıyor.
DUVARDAKİ YAZILAR DİKKAT ÇEKTİ
Diğer yandan özgürlükleri ellerinden alınan tutukluların, zeytin çekirdekleriyle yaşadıkları acıları ve umutlarını duvarlara çizdiği görüldü. Çekimlerde hücre duvarına kazınmış Türkçe "Cimbom GS" ve "Canım memleketim 34 İstanbul" yazıları ise dikkatlerden kaçmadı.
DUVARLAR RESİM İLE DOLU
Arapça "Sana sığındık ya Ali", "Seni özledim", "Annem", "En zor ayrılık", "Allah'ım bizi kurtar", "Bu kabus yarın son bulacak" ve "İnsanlık ihanet, yalan ve zülüm" gibi sözler bu mekanda dehşetin resmini çizdi. Duvarlardaki ağaç, ev, bulut, gökyüzü, hapse düşen resimleri öne çıkan diğer detaylar oldu.
EVRAKLAR ATEŞE VERİLDİ
Bu arada 8 Aralık'ta Esad rejiminin çökmesiyle "Filistin Şubesi" yöneticileri, binayı terk ederken bazı evrakı da ateşe verdikleri belirlendi. İdari bölümlerde istiflenerek yakılmış bu evrak ve dosyaları görüntüledi.